Suriye’de savaş mağduru insanları ziyaret etmek, yapılan yardımları ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak üzere sınırı geçiyoruz. İdlip’e doğru hareket edeceğimiz sırada savaş, uçakları yolumuz üzerinde, sivil yerleşim yerlerini yine sebepsiz ve keyfi bir şekilde uçaklarla bombalıyor.
Yirmi dakika sonra, üç yüz metre ilerimizde gökyüzüne kana bulanmış kara dumanlar çıkarken, Rehberimiz "Eğer şuan dönüp vurulan yere girsek, insanların kollarının, bacaklarının, can parçalarının toplandığına şahit olursunuz" diyor…
Duyduklarımız ve gördüklerimiz karşısında sadece tüylerimiz diken diken olmakla kalmıyor, yüreğimiz dağlanıyor.İDLİP’e doğru ilerliyoruz, girdiğimiz şehir merkezinde vurulmuş mahalleler yerle bir olmuş, binalar ve yıkıntılar arasında oynayan çocuklar...
Şehir merkezinde bir fırın altı defa neden vurulur ki?
Evet, altı defa vurulmuş bir binanın zemin katında hâlâ halka ekmek yetiştirmeye çalışan, cesur, fedakâr insanlar çalışmaya devam ediyorlar.
İdlip kırsala doğru ilerliyoruz, dağlar çadırlarla dolu, yüzbinlerce insan var, evsiz, işsiz imkanı olmayan. Her aileden şehit de var, sakat kalan da, yetim de var öksüz de.
Neyin bedelini ödediklerini bilmeyen korku, açlık, yoksulluk içerisinde binlerce çocuk.
Dağ başında bir çadırda iç içe büyüyen, ne elektrik ne elektronik yüzü görmeden, çocuk parklarını bilmeyen, eğitimsiz büyüyen çocuklar…
Yeryüzünde Türkiye dışında bu olumsuzlukları sorgulayan kaç ülke var?
Sivil yerleşim yerlerini, okul, hastane, alışveriş merkezi, pazar yerleri, çocuk parklarını uçaklarla bombalayan bu vahşete ortak olanlara kim engel olacak, kim dur diyecek, kimler hesap soracak?
Bu ve benzeri yüzlerce soru ile ilerledik İdlip ve Sarmada bölgesinde.
İHH bölgede çok aktif bir şekilde çalışıyor, imkanları sonuna kadar zorluyor. Sağlık merkezleri, eczaneler, yetimlere özel yurtlar, giyim mağazaları, çocuk parkları, fırınlar, okullar, kreşler, dikiş ve el sanatları atölyeleri ve daha birçok alanda açılış yapmaya, alternatif üretmeye, çocukların eğitimlerine katkı vermeye devam ediyor.
Adana İHH olarak biz de yapılan bu çalışmalara, maddi ve manevi destek veriyor, kardeşlerimizin yanında yer alıyoruz.
Yıkılan evlerin, okulların, sağlık kuruluşlarının, hastanelerin, alışveriş merkezlerinin yeniden inşa ve ihyası için devlet gücüne ihtiyaç var, bunun bilincindeyiz lakin saldırılar devam ediyor, bu mazlumları Türkiye dışında savunan yok, yardım edenlerin sayıları az ve yetersiz.
Önümüz sonbahar, havalar soğuyacak, yağmurlar başlayacak, dağlar, tarlalar insanlarla dolu, bir oda çadırlarda yüzbinlerce insan yaşam mücadelesi verecek yine…
“Suriye’de insanlık vuruldu ama ölmesin” diyerek yeniden kolları sıvıyoruz, haydi bismillah...
Bilgi iletişim ve katkılarınız için Adana İHH 0322 351 42 42