Türkiye gündemi, bütün meseleleri halletmişçesine, iktidarı ile muhalefeti ve vatandaşları ile Cumhurbaşkanlığı ve “Çatı Aday” sunî gündemine kilitlendiriliyor. Dünyanın gözü Türkiye’de, Türkiye’nin aydınlarının(!) ise aklı fikri Cumhurbaşkanlığı seçiminde kimin aday olacağında!  Türkiye’nin, Enerji üssü olmak yolunda, İstanbul’da 3. Büyük Havalimanı temelinin atılmasında, Uluslararası arenada “bende varım” demesinden rahatsız olan dâhili ve harici bedbahtlar, iç gündemi Cumhurbaşkanlığı üzerine sinsi planlarla oyalamaya çalışırken, kendi emelleri için Türkiye’yi ve Başbakanını itibarsızlaştırmanın çabasında olanlar memlekete ve millete iyilik yapmıyorlardır. “Çatı Aday” safsatası içinde yol alamaya çalışan irili ufaklı muhalefet, ya Cumhurbaşkanlığı seçim sistemini anlamamış ya da sistemi çok iyi bildiklerinden seçimleri iç kargaşaya kadar götürmek peşindedirler.   NASIL KARGAŞA OLUR? “Çatı Aday”! Kulağa hoş gelen bir ifade gibi gözükse de arkasındaki oyun çok vahimdir.AK Parti’ye ve özellikle Başbakan Erdoğan’a kökten muhalefet edenlerin söylemlerine bakılırsa, 30 Mart yerel seçimlerinden ders almadıkları bir tarafa, bazı üfürükçülerinin zehabına kapılarak, sayı saymayı dahi bilmediklerinin farkına varamayacak kadar cahil işler peşinde koşmaktadırlar. En kötü cahillik de, cehaletini bilmeyen cahilliktir.Kökten muhalefetin üfürükçülük yapanları diyorlar ki, “Başbakan Erdoğan, Muhalefetin “Çatı Aday” formülünden korktuğu için, Cumhurbaşkanlığı adaylık açıklamasını Mayıs sonundan Haziran 15’e, şimdi de Haziran sonuna erteledi.”      Ateş Olsalar Cürmü Kadar Yer Yakacaklar Kendi cürmünden habersiz, derin muhalefet yaptığını zanneden üfürükçüler, kendi kulvarlarında Bel’âmlık, Fira’avunluk ve Karunluk yapmaya çalıştıklarını kamufle etmeye çalışarak, kendileri gibi milletin de sürü psikolojisi ile hareket ettiklerini zannediyorlar. Milletin %80’inin Tayyip Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı olarak görmek istemediğinden dem vuran üfürükçüler, biliyorlar ki halk nezdinde kendilerinin %1’lik karşılıkları yoktur. Niye böyle söylüyorlar? Önce kökten muhalefet üfürükçülerinin hesaplarına bakalım: “Refah kökeninden gelen iktidarın tabanının %7-8 bandından şimdilerde %15 en fazla %20 seviyelerine yükselmiş. Bu da demek oluyor ki, halkın en az %80’i Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olmasına karşı çıkıyor ve istemiyor” muş. Dedik ya! Sayı saymasını da bilmeyecek kadar cehaletlerinden bî haber olduklarının cahilidir, derin ve kökten muhalefetin üfürükçüleri.  30 Mart Seçimleri biteli 2,5 ay olmadı. Bu inkâr niye!   Hesapları Şeytani mi, Safiyâne mi, Hesabi mi, Hasbi mi?Başbakan Erdoğan’a karşı oluşturulacak “Çatı Aday” formülü tamamen bir aldatmaca ve ikinci tur oylamamın yapılmaması üzerine kurulu.  Çünkü Çatı Aday’ın kazanacağına inansalar, işin mimarları, kendilerine sunulan “aday olun” teklifine sıcak bakarlardı.Biliyorlar ki, çatı aday millette karşılık bulmayacak ve kaybedecek. O zaman da kendi mevcut postlarını tehlikeye sokmamak için kendilerine sunulan adaylık tekliflerini kabul etmiyorlar. Kabul etmemeleri korkudan, yoksa teveccühten değil.   CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Çatı Aday olursa kesin olarak biliyorlar ki kaybeder. Deniz Baykal veya Sarıgül ekibi partinin başına geçer. Korkuları bu! MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Çatı Aday olursa (ki, Kemal Kılıçdaroğlu’ndan daha fazla oy alma ihtimali oldukça yüksektir) birinci turda seçilemeyecektir. (ikinci tur hesapları yoktur/başkadır. Öyle olmasa çatı adayı niye şimdi arasınlar. Zaten ikinci turda çatı aday kendiliğinde, seçimin doğal sonucu olarak oluşacaktır. İkinci tura kalan iki adaydan birinin etrafında birleşme sağlanacaktır. Bilmemek ayıptır.)  o zaman da Tuğrul Türkeş ve ya başkaları bir başkasını MHP’nin Genel Merkez Postuna oturmak için plan yapabilir. Pazardaki pirince giderken evdeki bulgurdan da olunur. Onun için aday olmazlar. MAKSAT BAŞKA!Maksat, çatı aday adı altında güçlerini deneyecek, sonuçta kaybederlerse (bunu biliyor ve bekliyorlar) 2. Turun olmasını önleyecekler.  Nasıl mı? Anayasa bunu cevaz veriyor. 2. Turda muhalefet adaylarından kimse kalmaz ve seçime tek bir aday olarak gidilirse, seçim değil “REFERANDUM” (EVET/HAYIR) yapılacaktır.         (Türkiye Cumhuriyeti Anayasası MADDE 102  B. Seçimi  (Değişik: 31.5.2007-5678/5md ) ………   İkinci oylamaya katılmaya hak kazanan adaylardan birinin ölümü veya seçilme yeterliğini kaybetmesi halinde; ikinci oylama, boşalan adaylığın birinci oylamadaki sıraya göre ikame edilmesi suretiyle yapılır. İkinci oylamaya tek adayın kalması halinde, bu oylama referandum şeklinde yapılır. Aday, geçerli oyların çoğunluğunu aldığı takdirde Cumhurbaşkanı seçilmiş olur. ….) denilmektedir.      O zamanda muhalefet, Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olmaması için sahaya inecektir. Dikkat! adaylarının seçilme (aday) durumu kalmadığından tek yapacakları propaganda Recep Tayyip Erdoğan aleyhtarlığı propagandasıdır. Neymiş, mesele “Çatı Aday” değilmiş.    “Çatı Aday” Bahane, Seçimi “REFERANDUMA” Dönüştürmek Şahane! Herkesin bir hesabı vardır. Asıl hesap sahibi Allah (CC)’tır.Tüm bunlara rağmen, tüm muhalefetin olası hesaplarına karşı AK Parti’nin de “çatı” değil “İÇ ADAYI” olacaktır.Şimdilik, kökten muhalefetin üfürükçüleri başka kapıya!.……