Kahve Kitap
Mustafa BAYGIN
Köşe Yazarı
Mustafa BAYGIN
 

1 MAYIS İŞÇİ Mİ YOKSA KORKU BAYRAMI MI?

Her yıl olduğu gibi bu yılda 1 Mayıs gerginliği günler öncesinden başlamıştı. Dün, adına “Emek ve Dayanışma Günü” denilen emekçilerin bayram günü, yani 1 Mayıs’tı. Özellikle İstanbul ve Ankara’da istenmeyen nahoş görüntüler vardı. Bazı sendikalar işçi bayramı olarak kutlanması gereken bu günü, neredeyse, iktidara başkaldırı olarak kullanmaya kalkarak, insanların can ve mal güvenliklerini tehlikeye atmaktan çekinmemiş oldu. İnadına Taksim diyenlerin amaçları neydi? Kendi aralarında taksim olan işçi temsilcileri, kanunlara riayet ederek, yasanın tanıdığı hakkı sonuna kadar şölen havasında kutlamayı başardı ve 1 Mayıs’ın asıl amacını çalışanlar, üyeler, emekçiler ile birlikte kutladılar. Kadıköy’de toplanan TRÜK-İŞ, Kayseri’de coşkuyu taşıyan HAK-İŞ ve Diyarbakır’da bir başka bayram havası oluşturan MEMUR-SEN işçi sendikaları değil miydi? Niye kendi aralarında taksim oldular ve ülkenin değişik vilayetlerinde 1 Mayıs “Emek ve Dayanışma Günü” nü bayram havasında kutladılar da ille de TAKSİM MEYDANI diye diretmediler? Maksatları bayram kutlamaktı, halkı kin ve nefrete sürüklemek değildi. “Emek ve Dayanışma Günü” diyenler, İstanbul ve Ankara’da yolların trafiğe kapanması ile hak gaspı yaptıklarını göremeyecek kadar basiretsizleştiler. Hastahanede tedavi için aylardır randevu bekleyen ve tomografisi, tahlili, tetkiki için 1 Mayıs gününe randevulaştırılan hastaların hakkını nasıl telafi edecekler, Taksim inadı yüzünden yolların kapanmasına sebep olanlar? “Emek ve Dayanışma Günü” diye meydanlara değilde illa TAKSİM inadında diretenler, polislerin emekçi olduklarını neden hesaba almadılar? Bakkal, simitçi, börekçi, sağlıkçı,  ambulans, tatil nedeniyle kapalı olan bankalar, işyerleri emekçiler(!) kullanılarak taşlandı, darp edildi, tahrip edildi. Hangi bayram, hangi hak, hangi dayanışma ile izah edilebilir tüm bu işkenceye dönüştürülen 1 Mayıs kutlamaları! Maksat, emekçilerin bayramını kutlamak olmayıp, gerçek emekçiler üzerinden mevcut iktidarı ve başbakanı sarsma, muhalefet görevini kendilerinde görme çabası gibi bir durum çıktı yine ortaya, bazı sendikaların davranışlarıyla. İktidara karşı olan nefreti, bayram üzerinden sokağa taşırmak, olsa olsa bir grup çıkar oligarşisinin oyunlarından başka bir şey değildir. “Emek ve Dayanışma Günü” diye kutlanmaya çalışılan 1 Mayıs’ta işsizlik konuşulmadı, istihdam alanlarının nasıl canlandırılacağı masaya yatırılmadı. Bunun ile ilgili merkezi yönetim, yerel yönetim, asayiş sorumluları, işverenler, sendika temsilcileri, yatırımcı temsilcileri bir araya gelerek bir ÇALIŞTAY yapmadılar. Bunları yapmadan, işsizliğe çözüm üretmeden, azalan üye sayılarını arttırmaya yönelik girişimlerde bulunup çözüm üretmeyen ve üretemeyenler hangi bayramdan, hangi “Emek ve Dayanışma Günü”’nden bahsedebilirler? Böyle bir hakları olabilir mi? Anladığım kadarıyla Taksim olan işçi, emekçi örgütlerinden ayrı baş çekip, TAKSİM inadında ısrar edenlerin, işçi hareketiyle mevcut iktidarı dünya nezdinde itibarsızlaştırıp, kendi arzu ve emellerine uygun bir iktidar ideolojisi oluşturma hedefleri var. Var mı başka izahı?  
Ekleme Tarihi: 04 Mayıs 2014 - Pazar

1 MAYIS İŞÇİ Mİ YOKSA KORKU BAYRAMI MI?


Her yıl olduğu gibi bu yılda 1 Mayıs gerginliği günler öncesinden başlamıştı.

Dün, adına “Emek ve Dayanışma Günü” denilen emekçilerin bayram günü, yani 1 Mayıs’tı. Özellikle İstanbul ve Ankara’da istenmeyen nahoş görüntüler vardı.

Bazı sendikalar işçi bayramı olarak kutlanması gereken bu günü, neredeyse, iktidara başkaldırı olarak kullanmaya kalkarak, insanların can ve mal güvenliklerini tehlikeye atmaktan çekinmemiş oldu.

İnadına Taksim diyenlerin amaçları neydi? Kendi aralarında taksim olan işçi temsilcileri, kanunlara riayet ederek, yasanın tanıdığı hakkı sonuna kadar şölen havasında kutlamayı başardı ve 1 Mayıs’ın asıl amacını çalışanlar, üyeler, emekçiler ile birlikte kutladılar.

Kadıköy’de toplanan TRÜK-İŞ, Kayseri’de coşkuyu taşıyan HAK-İŞ ve Diyarbakır’da bir başka bayram havası oluşturan MEMUR-SEN işçi sendikaları değil miydi? Niye kendi aralarında taksim oldular ve ülkenin değişik vilayetlerinde 1 Mayıs “Emek ve Dayanışma Günü” nü bayram havasında kutladılar da ille de TAKSİM MEYDANI diye diretmediler? Maksatları bayram kutlamaktı, halkı kin ve nefrete sürüklemek değildi.

“Emek ve Dayanışma Günü” diyenler, İstanbul ve Ankara’da yolların trafiğe kapanması ile hak gaspı yaptıklarını göremeyecek kadar basiretsizleştiler. Hastahanede tedavi için aylardır randevu bekleyen ve tomografisi, tahlili, tetkiki için 1 Mayıs gününe randevulaştırılan hastaların hakkını nasıl telafi edecekler, Taksim inadı yüzünden yolların kapanmasına sebep olanlar?

“Emek ve Dayanışma Günü” diye meydanlara değilde illa TAKSİM inadında diretenler, polislerin emekçi olduklarını neden hesaba almadılar? Bakkal, simitçi, börekçi, sağlıkçı,  ambulans, tatil nedeniyle kapalı olan bankalar, işyerleri emekçiler(!) kullanılarak taşlandı, darp edildi, tahrip edildi. Hangi bayram, hangi hak, hangi dayanışma ile izah edilebilir tüm bu işkenceye dönüştürülen 1 Mayıs kutlamaları!

Maksat, emekçilerin bayramını kutlamak olmayıp, gerçek emekçiler üzerinden mevcut iktidarı ve başbakanı sarsma, muhalefet görevini kendilerinde görme çabası gibi bir durum çıktı yine ortaya, bazı sendikaların davranışlarıyla.

İktidara karşı olan nefreti, bayram üzerinden sokağa taşırmak, olsa olsa bir grup çıkar oligarşisinin oyunlarından başka bir şey değildir.

“Emek ve Dayanışma Günü” diye kutlanmaya çalışılan 1 Mayıs’ta işsizlik konuşulmadı, istihdam alanlarının nasıl canlandırılacağı masaya yatırılmadı. Bunun ile ilgili merkezi yönetim, yerel yönetim, asayiş sorumluları, işverenler, sendika temsilcileri, yatırımcı temsilcileri bir araya gelerek bir ÇALIŞTAY yapmadılar. Bunları yapmadan, işsizliğe çözüm üretmeden, azalan üye sayılarını arttırmaya yönelik girişimlerde bulunup çözüm üretmeyen ve üretemeyenler hangi bayramdan, hangi “Emek ve Dayanışma Günü”’nden bahsedebilirler? Böyle bir hakları olabilir mi?

Anladığım kadarıyla Taksim olan işçi, emekçi örgütlerinden ayrı baş çekip, TAKSİM inadında ısrar edenlerin, işçi hareketiyle mevcut iktidarı dünya nezdinde itibarsızlaştırıp, kendi arzu ve emellerine uygun bir iktidar ideolojisi oluşturma hedefleri var.

Var mı başka izahı?

 


Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adanagundemi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu veren siteler 2023 acotr.org https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler 2023 casino siteleri

siyahbet