Kıbledaşlığa Sığmayan Hareketler AK Parti Adana Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak, 22. Dönem AK Parti Adana Milletvekili, Avukat Abdullah Torun ismi bizzat Başbakan Erdoğan tarafından açıklandı. Adana’ya ve Abdullah Torun’a hayırlı, uğurlu olsun inşallah. … Ancak durumun diğer boyutunu görmemezlikten gelmek, olaylara, yaşanan ve yaşanacaklara bigâne kalmaktan başka bir şey değildir. AK Parti Adana teşkilatı bazı ilçelerde, seçmeninin istemediği, oy vermeyeceği isimleri aday göstertmeye çalışmakla harakiri yapıyor gibi. Sayın Başbakan Erdoğan, partisinin adaylarını belirlemek için izleyeceği yöntemi anlatırken, “seçimi kazanacağımız, parti tüzüğümüze uyan, tabanda karşılığı olan, anketlerde önde çıkan, bize oy katkısı olacak adaylarla seçime gideceğiz” demiş ve Abdullah Torun’u Adana Büyükşehir Belediye Başkan Adayı göstermekle deklâre etmiştir. Ancak teşkilatın yaptığı çalışmalara, aday adayları üzerindeki yönlendirmelere, mahalle baskısı gibi siyasi nüfuz baskısı kullanırcasına, Genel Başkan ve Başbakan Erdoğan’ın açıklamalarının neredeyse, ‘bize oy kaybettirecek, tabanda karşılığı olmayan, anketçileri toplanmış kalabalıklar içerisine göndererek kendi istediğiniz birini aday gösterin’ demiş gibi algıyla hareket edildiğini söylesek çok abartmış olmadığımızı söyleyebiliriz. Nedendir bilinmez, teşkilattan bazıları illa kendi istedikleri, özellikle kazanamayacak adaylarla seçime gitmek istiyor? ‘AK Parti ilçelerde kaybetsin ki, Büyükşehirde de kaybedelim’ dercesine bir çalışma içine girilmiş gibi. Neredeyse, kendisinden başka kimsenin dediği olmasın mantığı ile hareket etmeye çalışan(lar), Genel merkezi sanki şahsi ihtirasları için yönlendirmeye çalışıyor gibi. Öylesine yanlış, kasıtlı, aleyhte konuşmalara, adam satmalara şahit oluyoruz ki, bu nasıl bir ”kıbledaşlıktır” demekten de kendimizi alamıyoruz. GÜCÜ KENDİNDEN MENKUL AKP’LİLER Kimse üstü kapalı, muğlak yazıyorsunuz, kimdir bunlar demeye çalışmasın.  İsim verme gibi bir lükse girmeyeceğim. Ancak gücü kendinden menkul AKP’liler, öyle bir plân, program dâhilinde işlerini yürütüyorlar ki, kendi değirmenlerine su taşıttırdıkları kişiler arasında güçlü, nüfuzlu, etkili AK Partililer vardır. AK Parti’ye rakip olarak, partinin kendi içinde oluşturmaya çalıştıkları AK Parti ile partiyi, aynı partiyle(!) yenmeye çalışıyorlar. … Dahası, partilileri bir birlerine yendirmeye, kırdırmaya, düşürmeye, küstürmeye, vurdurmaya çalışıyorlar. … Ne garip bir plân uyuşmasıdır ki, taktik, Türkiye üzerine oynanan oyunların küçük birer versiyonu mesabesindedir ve öyle de cereyan ediyor. … AK Parti Genişletilmiş il Başkanları toplantısında konuşan Sayın Başbakan, Partisinin belirlenen Belediye Başkan adaylarının isimlerini açıkladıktan sonra, “… Önümüzdeki 4 ay boyunca plân, proje, vizyon değil, sadece fitne üretecekler. Ne gerekiyorsa yapacaklar, ellerine ne geçerse kullanacaklar. Her imkânı ve her çirkinliği değerlendirmenin gayreti içinde olacaklar. İçeriden ya da dışarıdan ellerine ne geçerse fırlatacaklar…” dedi. Bu sözü farklı manada değerlendirmeye aldığımızda, AK Parti içindeki AKP’lilerin plânları çerçevesinde doğru bilinen yanlışların peşinden koş(turul)anlar, haliyle gerçeklerle buluşamayacak. Ancak, partiyi de yanlışı istikamete sürükleyerek sonuca gitmeye çalışmaktan geri durmamaktadırlar. Problem, önemsiz görülüp geçiştirilecek kadar küçük değil, aksine sanılandan da büyüktür! Yazdık, söyledik, ikaz ettik. Hiçbir söz söylenildiği yerde kalmaz muhatabına mutlaka ulaşır düşüncesi ile sohbet toplantılarında da bildiğimiz ve inandığımız doğruları anlatmaya çalıştık. Uğraş verdikte ne oldu? Anlaşılan plânlarını uygulamada kararlı olan, parti içindeki, AKP’lilerin varlığını, oyunlarını anlatmaya, izah etmeye çalıştık AK Partililere. Görüyoruz ki,   inandırmak ve ikna etmek hiç kolay olmadığı gibi, mümkünde değilmiş. … GÜCÜ ELİNDE BULUNDURMAK, ETKİ ALANLARINI KONTROL ETMEK Yaşanan gerçekler gösteriyor ki, birileri gücü, etki alanlarını kontrol ve geleceği istedikleri gibi dizayn ederek, partinin asıl kurucularını izleyici koltuklarına oturttuklarını dahi kimseye fark ettirmiyorlardır. Asıl sıkıntı burası gibi. … Kendi yöneticilerini seçecek, partisine yön verecek kişileri, partilerine yapılan bağışlar, partileri için(!) verdikleri manevi(!) destekler, reklamlar ile etkileyerek, sadece izleyici olmaları gerektiğini, psikolojik olarak sağlayıp istedikleri plânları uygulamaya çalışmaktan vazgeçmiyor, AK Parti içindeki AKP’liler. … Genel Merkeze düşen asıl görev ise, maniplenin Teşkilat üzerinden yapılmaya çalışılıp, günlük yaşantılar ile uğraştırılıp, geniş bakmayı engellemeye çalışanların oyunlarını bozmaktır. Tabanda karşılığı olmayan, partiyi toparlamanın aksine dağıtacak, hizmet kabiliyeti yetersiz, bulundukları makam- mevkinin mali gücü ile reklamlar vererek kendisini aday yap(tır)maya çalışanların oyunları bozulmalıdır. Tıpkı Abdullah Torun’un Adana Büyükşehir Belediye Başkan adayı gösterilerek parti içinde, nüfuz kurmaya çalışan bazılarının oyunlarının bozulduğu gibi. …. Sayın Başbakan’ın Aday açıklaması akabindeki el ele verilen fotoğrafı okumak lazım. …