İslâmî hareket ile başlayacağım cümleye ama ne bir İslâmî hareket var nede bir İslâmî cemaat! Günümüzdeki cemaatler bir hocamın tabiri ile: ‘’Cemadat hükmündedir’’ olsa olsa STK  olurlar zaten onların başkanları da STK başkanı gibi davrandığı için bir türlü cem olunamıyor. Selam vermek farz almak sünnet ama müslümanlar kendi arasında bile kendi vakıfından veya STK sından olmadığı için birbirine selâm bile vermiyor . Benim vakfım benim hocam mantığıyla hareket ediyor. Lüks derneklerimiz var ama dava adamlarımız yok, betonlara yatırım yapılıyor ama insana yatırım yapılmıyor. Şatafatlı içi boş lüks mekanlarımız var bizlerin artık . Mustafa Meşhur Rahmetullahi Aleyh’in davet fıkhı ile ilgili muazzam bir serisi var . Kendi öldükten sonra kitabının ön sözünü yazan kişi "Davet fıkhını hem yazdı hem yaşadı hayatının yarısı cezaevinde geçen mücadeleyi hiç birakmayan bir dava adamı , kitapları için telif ücreti verildiği zaman yüzü kızararak ,sinirlenerek hangi peygamber daveti için para istedi diyen bir dava adamı. Kendi fakirlik içinde yaşarken bile teklifi reddeden ve ısrarlar üzerine burdaki fakirlere dağıt diyen bir dava adamı. Abdullah Azzam’da  cihad ayetleri cihad meydanlarında tefsir edilir diyen ve yaşayan, inşallah şehid olan bir Âlim,bir dava adamı…  Oğlunu küçük yaşta Afganistan'a götüren bomba seslerine kulağı aşina olsun, bomba silah seslerine alışsın diyen bir Âlim. Eserlerini yazarken yaşayan bir Âlim üniversitede hoca olarak kalabilirdi Allah-u Alem belki en iyi profesör bile olabilirdi ama ne yaptı cihad meydanlarına indi cihad etti . Sadece Tövbe suresinin tefsirini yazmadı yaşadı . Acaba bizler slogan atan ,slogan ile kendini mücahid sanan kişiler haline mi dönüştük. İslam cemaatini kurmak için hangi çalışma veya hangi fıkıh ile ders yaptık veya öğrendik . Hepimiz şehid olmak istiyoruz diyoruz ,şehid olmak için ne yaptık veya ne yapıyoruz . Gazze için miting yapıp iki  üç slogan atarak ne soykırımı önledik ne de Yahudilerin ağacını kestik . Cihad fıkhı hakkında kaç kişinin bilgisi var ? Cihadı hayatımıza tatbikimiz böylemi veya yaşantımız bu tatbiki ancak bu kadar uygulayacak kadar İslamdan uzak mı?  Dünyaya daldık nefsimizi öyle besledik ki  boğa gibi oldu, ruhumuz ise çöp adam gibi… Bırak cihad etmeyi sabah ve yatsı namazını kılmakta zorlanır hale geldik . Ama sorsalar en iyi mücahid biziz. Abdullah bin Mübarek cihadla zühdü birbirinden ayırmamıştır.  Harun Reşid " Abdullah bin Mübarek vefat ettiğinde" Âlimlerin efendisi öldü " demiştir. İbnı Usâme şöyle der: " İbnu'l -Mübarek ,hadisçiler arasında , insanların içindeki mü'minlerin emiri gibidir . Bu Âlim ömrünü cihad meydanlarında geçiriyor . Ve kitabu'l Cihad kitabını yazdığı gibi yaşamış bir Âlim. Demek Âlimler cihad derken kendileri yaşıyor ve yazıyor ,anlatıyor Allah Azze ve Celle böyle kişilere şehadet nasip ediyor . Bizler diyoruz ama cihad eden ne bir hocamız ne de bir Âlimimiz var.Hatta yol gösteren bile yok . O zaman Filistinli bir çocuk gibi olup küffarın üzerine bireysel taş atmamız lazım, çünkü son dönemde ne bir fikir ve aksiyon adamı çıkarabildik nede lüks mekanlarımızdan Âlimler yetiştirebildik . Ama gıybet ve tekfir üzerine üzerimize yok , Allah Azze ve Celle bizlere tekrar hak etmediğimiz halde Reşid bir halife nasip etsin . Cihad diyen güzel Âlimler beyaz atlara binerek cihad meydanlarında şehid oldular . Bizlere de onların edebiyatını yapmak kaldı.