Kahve Kitap
Murat Çakmak
Köşe Yazarı
Murat Çakmak
 

Sabahattin Ali

  Sabahattin Ali (25 Şubat 1907, Eğridere, Edirne doğdu  Vilâyeti - 2 Nisan 1948, Kırklareli) öldü . Sabahattin Ali  Türk edebiyatını etkileyen bir figür hâline geldi. Daha çok öykü türünde eserler verse de romanlarıyla ön plana çıktı; romanlarında uzun tasvirlerle ele aldığı sevgi ve aşk temasını, zaman zaman siyasi tartışmalarına gönderme yapan anlatılarla zaman zaman da toplumsal aksaklıklara yönelttiği eleştirilerle destekledi. Kuyucaklı Yusuf (1937), İçimizdeki Şeytan (1940) ve Kürk Mantolu Madonna (1943) romanları bizde bu meşhur bu üç romanını analiz edeceğiz .Bu üç romanı okumak istiyen kardeşlerimize dikkatli ve nelerle karşılaşacağını anlatacağım yoksa bu üç roman hakkında edebiyatçılardan analizleri dinliye bilirsiniz sosyal medya bu kişi hakkında çok video ve yazı ile dolu . Kuyucaklı Yusuf Romanda yusuf daha küçük yaşda Anne ve babası eşkıyalar tarafından öldürülen bir çocuk kaymakam ve askerler eve geldiği zaman Yusuf Anne ve babasının başımda eline yara almış bir şekilde bekler bulurlar . Kaymakam bu çocuğu bu şekilde görür ve evlatlık alır kendi ile yanında götürü kaymakamın küçük muazzez adında bir kızı vardı . Yaşı ilerleyince muazzez ile Yusuf evlenir ve bunların hikayesini konu alır . Kaymakam , çavuş ,Hilmi bey Hilmi beyin oğlu ve tutması romanın kötü karakterini oluşturur . Kaymakamın karısı Yusuf'un kaynanası ise ayrı kötü ve lüks hayat içinde yaşamak isteyen bir karakter . Bu romanda Sabahattin Ali küfrünü fazla dışarı vurmaz ama ideolojisini yansıtmaktan geri kalmaz. Karılarından şikayet ettikleri için her akşam içki içen kaymakam ve memurlar evli ,Aile adına bir şey bulamıyacağimiz bir roman genel üç romanıda bir kız bir erkek ile olan aşklarını konu alır onlar üzerinde anlatmak istediklerini anlatır .  Hilmi beyin oğlu önce hizmetli kadının kızına tecavüz eder , Hilmi bey bunu görmezden gelir ve kendi hizmetli kadının Annesini engeller oglunun tecavüz etmesine izin verir sonra kadın kaymakam beyin yanına gider bulamaz Yusuf ile konuşur Yusuf kendilerine sahib çıkmaya çalışır . Hilmi beyin oğlu muazzez ile evlenmek ister. Ve Hilmi bey kumarda kaymakamı borçlu bırakarak bu izdivaça izin vermesini ister. İlk başta kaymakam yok der sonra izin verir ve Yusuf'a başka çaresinin olmadığımı söyler ve Yusuf arkadaşı muazzeze talip olduğunu ve borçu öderse muazzez ile evlenmesine Ailesini razı edeceğini söyler ve arkadaşı parayı verir. Yusuf Hilmi beye borçu öder Yusuf'un arkadaşı düğünde Hilmi beyin oğlu tarafından vurulur ve para ile cinayetin üstü kapanır . Muazzez ise niye benim kimle evlenmem sorulmuyor diye Yusuf'a aşık olduğunu söyler ve Yusuf ile evlenir . Kaymakamın ölmesi ile kaynanası öz kızını sarhoş olmasından sonra sazlı , sözlü içki masalarında Hilmi beyin oğluna ,tutmasına , ve çavuşa kadar sunar ve zaten Yusuf en son bu masada hepsini basar ve tabancası ile hepsini vurur .   İçimizdeki şeytan  Bu romanında Ömer ile Macide arasındaki aşkı anlatır iki zıt karakter olan iki kişi arasında olan ilişkileri anlatır . Kendi cemiyetinin  yalancı olduğunu yazdıkları ile yaşantıları arasında farklı olduğunu Nihat adında Türkçü bir arkadışından ve onu nasıl bir rezil hal içinde olduğunu küfrünü ve ideolojisini ortaya çıkaran bir roman, romanda (haşa ) kaderin olmadığını her şeyin tesadüf olduğunu dem vurur . Ve yaptıkları kötü şeyleri içimizdeki şeytan'dan geldiğini ve bu şekilde nefislerini rahatlatmaya çaliştiğlarını sonunda ise farklı olduğunu anlatır . Ömer romanda  Macide'ye  ile karşılaşır akrabası olan Emine teyze'yi görür . Macide emine teyseninin yanında kalır konservatuar okur ve eniştesi macidenin babası ölünce parada kesilir ve macideyi kovar bir dil ile teyzesi ile beraber taciz eder . Macide bu arada Ömer'e aşık olur ve babasının ölümünü bile unutarak Ömer ile gezer ve mutluluk resmi çizmeye başlar . Teyzesinin evini gece yarısı terk eder . Ve dışarda Ömer onu beklemekte olduğunu anlar Ömer ile evlenmeye karar verir ve evine taşınır . Ömer yalancı ve güven vermiyen bir karakter dir . Macide Ömer'in değişeceğine inanır . Ömer cemiyetindeki arkadaşları ile saza gider iken macideninde gelmesini ister şair ve profesör Macide oturdukları zaman Ömer'in hareketlendiğini ve Balıkesir de müzik ögretmenini görür . Orta okul yıllarında ögretmeni Bedri beye karşı içinde bir kıpırdama vardı . Bedri beyde ona karşı bir gizli aşk beslediği aşılar idi . İki sene sonra Bedri beyi görmesi Macide fazla heycanlandırmasada Bedri bey ona karşı olan hissini gizliyemiyordu . Ömer Macide ile yaşarken paranın yetmemesi profesör dan para alması ve Macide bu arkdaşlarından hiç hoşlanmaması ile roman devam eder Bedri bey hayatlarına girdikten sonra para yardımı etmesi ile devam eder . Bu üç  romanında olduğu gibi akşamları içen saza giden tipler vardır . Romanlarında isyan vardır , elfazı küfür sözler ile doludur . Yine bir akşam Ömer ve Macide bir davete davet edilir . Ömer'in okul yıllarında kız arkadaşı ve diğer kızlar ,şair , profesör, roman yazarı ve Nihat de vardır . Sarhoş oluncasına kadar içerler ve üç kız üç erkek  gece sonunda başka bir gazınoya giderler Ömer eski okul arkadaşı kızla ilgilenir diğer profesör ise başka kızla ve diğer kişi Macide'yı lavaboda yakalar kocasının bu şekilde yaptıklarının midesinin kaldıramadığını ve macideye yaklaşmaya çalışır Macide gögsüne iterek ordan ayrılır bu sefer profesör elini macideye atmaya başlar Macide Ömer'e bakar ve müdahale etmesini söyler Ömer ise ondan borç aldığını müdahale edemiyeceğini söyler. Sonra bir yolunu bulup ordan ayrılırlar . Ve Ömer cezaevine alınır Macide ise ömerden ayrılmak için mektup yazar ve Ömer cezaevinde tahliye olacağı gün sadece Bedri beyin alınmasını ister Macide ile görüşmek istemez ve en son olan olayları anlatır artık Macide ye karşı olan ilgisini dem vurur kendisinin nasıl pislik biri olduğunu Macide'ninde kendisine karşı ilgisinin kalmadığını Söyler  Macide ile Bedri bey artık beraber yaşamak üzeri yola koyulurken roman biter .   Kürk mantolu Madonna Raif efendi ve Maria puder arasında aşkı anlatır . Raif efendi ,karısı , iki kızı ve kayınları ile bir evde yaşıyor ve Raif efendi yi hiç beğenmıyen hatta dalğaya alan bir Ailesi var karısı bazen kendisi için üzülür evin bakkalına kadar giden bir karakter .  Rasim'in işinden olması ve akabinde yeni bir iş arayışı ile başlar. Bu iş arayışı içinde bir gün rastladığı eski arkadaşı Hamdi’den yardım ister. Bu istek karşılık bulur ve Rasim, biraz utansa da Hamdi’nin müdürü olduğu işyerinde çalışması için ettiği teklifi kabul eder.   Rasim yeni işindeki odasında yaşı ilerlemiş Raif Efendi adlı sessiz, sakin bir adamla çalışacaktır. Hemen hemen hiç konuşmayan, verilen işleri titizlikle yapan Raif efendi, boş vakitlerinde de çekmecesindeki kitabı okumaktadır. Almanca çeviri yapan sık sık hastalanen birisidir . Rasim  Raif efendinin evine çeviri için gitti ve halini anladı  genç iş arkadaşından rica eder ofisteki çekmecesinden eşyalarını getirmesini ve kara kaplı defterini bulup yakmasını ister. Rasim defteri yakacağına söz verir. Ve sonra Raif efendi ne yaparsan yap istersen yakma der ve Rasim defteri okumaya başlar ve hikaye başlar babası Almanya'da sabun fabrikasında çalişmasını ve işi ögrenmesine ister  Bir gün bir sergide Kürk Mantolu Madonna tablosu ile taşınır. Tabloya adeta vuruluan Raif, o gün ve devamında serginin açılışından kapanışına kadar tabloyu seyreder. Kürk Mantolu Madonna onu çok etkilemiştir. Yine Kürk Mantolu Madonna'yı seyre daldığı günlerden birinde, bir kadın yanaşır ve tablo kadını birine benzetip benzetmediğini sorar. Raif Efendi utangaç olduğu için kadının yüzüne bakamadan onu annesine benzettiğini söyler ,kadın güler ve biraz alaya alır.   Raif Efendi, daha sonra o gün sergide konuştuğu kürk mantolu kadına sokakta rastlar. Ertesi gün, kadını tekrar görebilme umuduyla aynı yerde onu beklemeye bekler ve hakikaten onu görür. Kadını Atlantis adlı bir gece kulübüne kadar takip eder. Kulübe girdiğinde, Kürk Mantolu Madonna’nın keman çalıp şarkı söylediğine şahit olur. Şarkısı bitince kadın Raif Efendi'nin masasına oturur ve kendini, Maria Puder olarak tanıtır. Kürk Mantolu Madonna resmi onun otoportresidir. Maria puder insanlara güvenmiyen özelikle erkeklere biraz feminist bir karakter sonra oda Raif'e aşık olur ve hikaye Almanya sokaklarından ,parklar kadar anlatan Raif ürkek bir serçe gibi masum ve belki ilk defa kendini anlayan birini bulmanın sevinçli içerisinde idi. Bir mektup ile babasının öldüğü haberini alır ve Maria puder işleri yoluna koyup kendisini Türkiye getireceğini sögler Maria hasta ve son dönemlerinde hastanede yatmaya Raif kendisine bakmaya başlar ve Raif ile mektuplaşmaya başlar ve mektuplar kesiler . 10 seneye yakın mektup gelmez Raif evlenmiş ama  hala aklı Maria puder de idi Yine bir gün evinde Beklerken Ailesinin bakkal ihtiyacı için dışarı çıkar ve yıllar sonra marinanın akıbetini ögrenir . sokakta iki kişiyle karşılaşır. Bunlardan biri Berlin'deki pansiyonun sahibi Frau van Tiedemann'dır. Raif Efendi o adamdan Maria'nın hamile olduğunu, bunu kendisine söylemediğini ve doğum sırasında öldüğünü öğrenir. Hatta o kadının yanındaki çocuk da Maria' nın ve kendisinin çocuğudur. Ancak Frau von Tiedemann kızı da alır ve trene binerek Bağdat'a doğru hareket eder. Yıllar sonra gerçekleri ögrenir  . Ve Raif efendi ölür Rasim Raif efendinin niye bu kadar garip ve suskun olduğunu ögrenir.   Kısa özet  Sabahattin Ali romanlarında erkek karakterler hep içine kapanık ve bir kıza aşık oluşu ile hayatının değişmesinden konu alır belki birazda kendi halini anlatıyor olabilir . Yaşamanın anlamını bir kıza aşık olmak ve onunla yaşamaktan , fakirlikten dem vurur . Romanlarında kendi inançı ve idolejisini yansıtır . Almanya'ya gitmeden önce Türkçü Almanya dönüşünde komünist olur. Ve cezaevi yılları başlar. Bu yazımızın amaçı bir müslüman Sabahattin Ali romanları okuyacaksa nelere dikkat etmesi elfazı küfür sözler ve idolejisinden etkilenmesi ve başta nasıl yaklaşması amaçlıdır . Çünkü Sabahattin Ali 'nin romanları etkileyici ve beklenmedik sonlarla biter . okullarda proje ödevi olarak Sabahattin Ali'nin romanların veriliyor . Çocuklarınızı okutmadan önce bu uyarıları göz önünde alırsanız ona göre okutma yapınız . Başta belirttiğim gibi müslümanca bir bakış açısından ele aldık romanları yoksa edebî olarak değil .
Ekleme Tarihi: 09 Kasım 2022 - Çarşamba

Sabahattin Ali

 
Sabahattin Ali (25 Şubat 1907, Eğridere, Edirne doğdu  Vilâyeti - 2 Nisan 1948, Kırklareli) öldü .
Sabahattin Ali 
Türk edebiyatını etkileyen bir figür hâline geldi. Daha çok öykü türünde eserler verse de romanlarıyla ön plana çıktı; romanlarında uzun tasvirlerle ele aldığı sevgi ve aşk temasını, zaman zaman siyasi tartışmalarına gönderme yapan anlatılarla zaman zaman da toplumsal aksaklıklara yönelttiği eleştirilerle destekledi. Kuyucaklı Yusuf (1937), İçimizdeki Şeytan (1940) ve Kürk Mantolu Madonna (1943) romanları bizde bu meşhur bu üç romanını analiz edeceğiz .Bu üç romanı okumak istiyen kardeşlerimize dikkatli ve nelerle karşılaşacağını anlatacağım yoksa bu üç roman hakkında edebiyatçılardan analizleri dinliye bilirsiniz sosyal medya bu kişi hakkında çok video ve yazı ile dolu .
Kuyucaklı Yusuf
Romanda yusuf daha küçük yaşda Anne ve babası eşkıyalar tarafından öldürülen bir çocuk kaymakam ve askerler eve geldiği zaman Yusuf Anne ve babasının başımda eline yara almış bir şekilde bekler bulurlar . Kaymakam bu çocuğu bu şekilde görür ve evlatlık alır kendi ile yanında götürü kaymakamın küçük muazzez adında bir kızı vardı .
Yaşı ilerleyince muazzez ile Yusuf evlenir ve bunların hikayesini konu alır .
Kaymakam , çavuş ,Hilmi bey Hilmi beyin oğlu ve tutması romanın kötü karakterini oluşturur .
Kaymakamın karısı Yusuf'un kaynanası ise ayrı kötü ve lüks hayat içinde yaşamak isteyen bir karakter .
Bu romanda Sabahattin Ali küfrünü fazla dışarı vurmaz ama ideolojisini yansıtmaktan geri kalmaz.
Karılarından şikayet ettikleri için her akşam içki içen kaymakam ve memurlar evli ,Aile adına bir şey bulamıyacağimiz bir roman genel üç romanıda bir kız bir erkek ile olan aşklarını konu alır onlar üzerinde anlatmak istediklerini anlatır .
 Hilmi beyin oğlu önce hizmetli kadının kızına tecavüz eder , Hilmi bey bunu görmezden gelir ve kendi hizmetli kadının Annesini engeller oglunun tecavüz etmesine izin verir sonra kadın kaymakam beyin yanına gider bulamaz Yusuf ile konuşur Yusuf kendilerine sahib çıkmaya çalışır .
Hilmi beyin oğlu muazzez ile evlenmek ister.
Ve Hilmi bey kumarda kaymakamı borçlu bırakarak bu izdivaça izin vermesini ister.
İlk başta kaymakam yok der sonra izin verir ve Yusuf'a başka çaresinin olmadığımı söyler ve Yusuf arkadaşı muazzeze talip olduğunu ve borçu öderse muazzez ile evlenmesine Ailesini razı edeceğini söyler ve arkadaşı parayı verir. Yusuf Hilmi beye borçu öder Yusuf'un arkadaşı düğünde Hilmi beyin oğlu tarafından vurulur ve para ile cinayetin üstü kapanır .
Muazzez ise niye benim kimle evlenmem sorulmuyor diye Yusuf'a aşık olduğunu söyler ve Yusuf ile evlenir .
Kaymakamın ölmesi ile kaynanası öz kızını sarhoş olmasından sonra sazlı , sözlü içki masalarında Hilmi beyin oğluna ,tutmasına , ve çavuşa kadar sunar ve zaten Yusuf en son bu masada hepsini basar ve tabancası ile hepsini vurur .
 
İçimizdeki şeytan 
Bu romanında Ömer ile Macide arasındaki aşkı anlatır iki zıt karakter olan iki kişi arasında olan ilişkileri anlatır .
Kendi cemiyetinin  yalancı olduğunu yazdıkları ile yaşantıları arasında farklı olduğunu Nihat adında Türkçü bir arkadışından ve onu nasıl bir rezil hal içinde olduğunu küfrünü ve ideolojisini ortaya çıkaran bir roman, romanda (haşa ) kaderin olmadığını her şeyin tesadüf olduğunu dem vurur .
Ve yaptıkları kötü şeyleri içimizdeki şeytan'dan geldiğini ve bu şekilde nefislerini rahatlatmaya çaliştiğlarını sonunda ise farklı olduğunu anlatır .
Ömer romanda 
Macide'ye  ile karşılaşır akrabası olan Emine teyze'yi görür .
Macide emine teyseninin yanında kalır konservatuar okur ve eniştesi macidenin babası ölünce parada kesilir ve macideyi kovar bir dil ile teyzesi ile beraber taciz eder .
Macide bu arada Ömer'e aşık olur ve babasının ölümünü bile unutarak Ömer ile gezer ve mutluluk resmi çizmeye başlar .
Teyzesinin evini gece yarısı terk eder .
Ve dışarda Ömer onu beklemekte olduğunu anlar Ömer ile evlenmeye karar verir ve evine taşınır .
Ömer yalancı ve güven vermiyen bir karakter dir .
Macide Ömer'in değişeceğine inanır .
Ömer cemiyetindeki arkadaşları ile saza gider iken macideninde gelmesini ister şair ve profesör Macide oturdukları zaman Ömer'in hareketlendiğini ve Balıkesir de müzik ögretmenini görür .
Orta okul yıllarında ögretmeni Bedri beye karşı içinde bir kıpırdama vardı .
Bedri beyde ona karşı bir gizli aşk beslediği aşılar idi .
İki sene sonra Bedri beyi görmesi Macide fazla heycanlandırmasada Bedri bey ona karşı olan hissini gizliyemiyordu .
Ömer Macide ile yaşarken paranın yetmemesi profesör dan para alması ve Macide bu arkdaşlarından hiç hoşlanmaması ile roman devam eder Bedri bey hayatlarına girdikten sonra para yardımı etmesi ile devam eder .
Bu üç  romanında olduğu gibi akşamları içen saza giden tipler vardır .
Romanlarında isyan vardır , elfazı küfür sözler ile doludur .
Yine bir akşam Ömer ve Macide bir davete davet edilir .
Ömer'in okul yıllarında kız arkadaşı ve diğer kızlar ,şair , profesör, roman yazarı ve Nihat de vardır .
Sarhoş oluncasına kadar içerler ve üç kız üç erkek  gece sonunda başka bir gazınoya giderler Ömer eski okul arkadaşı kızla ilgilenir diğer profesör ise başka kızla ve diğer kişi Macide'yı lavaboda yakalar kocasının bu şekilde yaptıklarının midesinin kaldıramadığını ve macideye yaklaşmaya çalışır Macide gögsüne iterek ordan ayrılır bu sefer profesör elini macideye atmaya başlar Macide Ömer'e bakar ve müdahale etmesini söyler Ömer ise ondan borç aldığını müdahale edemiyeceğini söyler.
Sonra bir yolunu bulup ordan ayrılırlar .
Ve Ömer cezaevine alınır Macide ise ömerden ayrılmak için mektup yazar ve Ömer cezaevinde tahliye olacağı gün sadece Bedri beyin alınmasını ister Macide ile görüşmek istemez ve en son olan olayları anlatır artık Macide ye karşı olan ilgisini dem vurur kendisinin nasıl pislik biri olduğunu Macide'ninde kendisine karşı ilgisinin kalmadığını Söyler  Macide ile Bedri bey artık beraber yaşamak üzeri yola koyulurken roman biter .
 
Kürk mantolu Madonna
Raif efendi ve Maria puder arasında aşkı anlatır .
Raif efendi ,karısı , iki kızı ve kayınları ile bir evde yaşıyor ve Raif efendi yi hiç beğenmıyen hatta dalğaya alan bir Ailesi var karısı bazen kendisi için üzülür evin bakkalına kadar giden bir karakter .
 Rasim'in işinden olması ve akabinde yeni bir iş arayışı ile başlar. Bu iş arayışı içinde bir gün rastladığı eski arkadaşı Hamdi’den yardım ister. Bu istek karşılık bulur ve Rasim, biraz utansa da Hamdi’nin müdürü olduğu işyerinde çalışması için ettiği teklifi kabul eder.
 
Rasim yeni işindeki odasında yaşı ilerlemiş Raif Efendi adlı sessiz, sakin bir adamla çalışacaktır. Hemen hemen hiç konuşmayan, verilen işleri titizlikle yapan Raif efendi, boş vakitlerinde de çekmecesindeki kitabı okumaktadır.
Almanca çeviri yapan sık sık hastalanen birisidir .
Rasim  Raif efendinin evine çeviri için gitti ve halini anladı 
genç iş arkadaşından rica eder ofisteki çekmecesinden eşyalarını getirmesini ve kara kaplı defterini bulup yakmasını ister. Rasim defteri yakacağına söz verir.
Ve sonra Raif efendi ne yaparsan yap istersen yakma der ve Rasim defteri okumaya başlar ve hikaye başlar babası Almanya'da sabun fabrikasında çalişmasını ve işi ögrenmesine ister 
Bir gün bir sergide Kürk Mantolu Madonna tablosu ile taşınır.
Tabloya adeta vuruluan Raif, o gün ve devamında serginin açılışından kapanışına kadar tabloyu seyreder. Kürk Mantolu Madonna onu çok etkilemiştir. Yine Kürk Mantolu Madonna'yı seyre daldığı günlerden birinde, bir kadın yanaşır ve tablo kadını birine benzetip benzetmediğini sorar. Raif Efendi utangaç olduğu için kadının yüzüne bakamadan onu annesine benzettiğini söyler ,kadın güler ve biraz alaya alır.
 
Raif Efendi, daha sonra o gün sergide konuştuğu kürk mantolu kadına sokakta rastlar. Ertesi gün, kadını tekrar görebilme umuduyla aynı yerde onu beklemeye bekler ve hakikaten onu görür. Kadını Atlantis adlı bir gece kulübüne kadar takip eder. Kulübe girdiğinde, Kürk Mantolu Madonna’nın keman çalıp şarkı söylediğine şahit olur. Şarkısı bitince kadın Raif Efendi'nin masasına oturur ve kendini, Maria Puder olarak tanıtır. Kürk Mantolu Madonna resmi onun otoportresidir.
Maria puder insanlara güvenmiyen özelikle erkeklere biraz feminist bir karakter sonra oda Raif'e aşık olur ve hikaye Almanya sokaklarından ,parklar kadar anlatan Raif ürkek bir serçe gibi masum ve belki ilk defa kendini anlayan birini bulmanın sevinçli içerisinde idi.
Bir mektup ile babasının öldüğü haberini alır ve Maria puder işleri yoluna koyup kendisini Türkiye getireceğini sögler Maria hasta ve son dönemlerinde hastanede yatmaya Raif kendisine bakmaya başlar ve Raif ile mektuplaşmaya başlar ve mektuplar kesiler .
10 seneye yakın mektup gelmez Raif evlenmiş ama  hala aklı Maria puder de idi
Yine bir gün evinde Beklerken Ailesinin bakkal ihtiyacı için dışarı çıkar ve yıllar sonra marinanın akıbetini ögrenir .
sokakta iki kişiyle karşılaşır. Bunlardan biri Berlin'deki pansiyonun sahibi Frau van Tiedemann'dır. Raif Efendi o adamdan Maria'nın hamile olduğunu, bunu kendisine söylemediğini ve doğum sırasında öldüğünü öğrenir. Hatta o kadının yanındaki çocuk da Maria' nın ve kendisinin çocuğudur. Ancak Frau von Tiedemann kızı da alır ve trene binerek Bağdat'a doğru hareket eder.
Yıllar sonra gerçekleri ögrenir  .
Ve Raif efendi ölür Rasim Raif efendinin niye bu kadar garip ve suskun olduğunu ögrenir.
 
Kısa özet 
Sabahattin Ali romanlarında erkek karakterler hep içine kapanık ve bir kıza aşık oluşu ile hayatının değişmesinden konu alır belki birazda kendi halini anlatıyor olabilir .
Yaşamanın anlamını bir kıza aşık olmak ve onunla yaşamaktan , fakirlikten dem vurur .
Romanlarında kendi inançı ve idolejisini yansıtır .
Almanya'ya gitmeden önce Türkçü Almanya dönüşünde komünist olur.
Ve cezaevi yılları başlar.
Bu yazımızın amaçı bir müslüman Sabahattin Ali romanları okuyacaksa nelere dikkat etmesi elfazı küfür sözler ve idolejisinden etkilenmesi ve başta nasıl yaklaşması amaçlıdır .
Çünkü Sabahattin Ali 'nin romanları etkileyici ve beklenmedik sonlarla biter .
okullarda proje ödevi olarak Sabahattin Ali'nin romanların veriliyor .
Çocuklarınızı okutmadan önce bu uyarıları göz önünde alırsanız ona göre okutma yapınız .
Başta belirttiğim gibi müslümanca bir bakış açısından ele aldık romanları yoksa edebî olarak değil .
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adanagundemi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu veren siteler 2023 acotr.org https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler 2023 casino siteleri

siyahbet