Kahve Kitap
Murat Çakmak
Köşe Yazarı
Murat Çakmak
 

GENÇLİĞİN TEKNOLOJİ İLE İMTİHANI

Annem: "Çocuklar yağlı ekmek hazır hadi kalkalım" diye sesleniyordu. Yağlı ekmek için sabah gün ışılmadan kalkılmaz mı? Babam abdest alıyor, annem yağlı ekmekleri hazırlıyordu. Kardeşlerim ve ben her sabah aynı heyecan ile kalkıyorduk. Babam: "Hadi çocuklar abdest alalım." diyor hepimzi teşvik ediyordu. Abim kamet getiriyor, arka safta ablam ve annem hazır beni bekliyorlardı. Evin küçük çocuğu olmak böyle bir şey kimse ses etmiyor. Sabah namazından sonra ailecek kahvaltı yaptık. Babam esnaftı. Hasan el Benna’nın risalesinden etkilenmiş, küçük bir dükkan açmış hem kendi işini yapıyor hemde ilmi çalışmalarını yapıyordu. Annem ev işleri ve bizler ile meşguldü. Abim babama yardım ediyor, babam ile beraber işe gidiyor ve açık ögretimden de okula devam ediyordu. Ablam anneme yardım ediyor evdeydi. Biz üç kardeştik. Annem ve ablam, babamla abim gittikten sonra vakia suresini okurlardı. Annem sonra bana elif be'yi öğretiyordu. "Sende Allah’ın izni ile Kur’an kerim okuyacaksın" diyordu, bende zaten çok istiyordum. Ev işleri, yemek derken babam ve abim eve geldiler. Ailecek yemek yemeyi çok seviyordum tüm aile iç içe oluyorduk. Abim yeni arkadaşlar edindiğini anlatıyordu ve arkadaşlarının hiç duymadığım sorularından bahsediyordu. Babam da hepsine cevap veriyor ve şu kitapları okumaya başla diyordu. Çay saati gelmişti, abim yine soru sormaya başladı. "Baba Tüm peygamberler niye Ortadoğu’ya geldi?" Babam: "Oğlum sana bu soruyu sorana sor bakalım tüm peygamberlerin Ortadoğu'ya geldiğini nerden biliyor? Soru yanlış değil mi? Kur’an kerimde ismi geçen peygamberler dese, o zaman isimlerini say de zaten Kur’an kerim okusa idi cevabı bulurdu." dedi. Andolsun ki biz her ümmete: “Allah’a kulluk edin ve (Allah’ın emirlerini yapmaktan men eden ve hevâsına göre dine ait hüküm koyup tanrılık taslayan) tâğûttan kaçının.” Diye tebliğde bulunan bir peygamber gönderdik. Onlardan kimine Allah (niyet ve gayretine göre) hidayet etti, kiminin hakkında da (kötü niyet ve amellerine göre) sapıklık (sıfatı) kesinlik kazandı. İşte, gezin dolaşın yeryüzünde de (peygamberleri) yalanlayanların sonu nasıl oldu bakın! Âyet-i kerîmede geçtiği üzere bütün peygamberler, insanları Allah’a kul olmaya çağırmak ve tâğûtlardan sakındırmak için gönderilmiştir. Çünkü tâğûtlar, kendilerini Rab yerine koyarak Allah’ın dinine karşılık, kendileri kural ve yaptırımlar koymuşlar ve insanları Allah’ın emirlerini yapmaktan alıkoymuşlar ve yasaklamışlardır. Hatta onları zorunlu olarak kendi din, fikir ve sistemlerine bağlamaya çalışmışlar, reddedenlere hasım kesilmiş ve hor görmüşlerdir; en tehlikeli durum da budur.2 Sahabe-i kirâm’ın çocuklarına ilk öğrettiği kelimelerden biri; “Âmentü billâh ve kefertü bi’t-tâğût” (Allah’a iman ettim, tâğûtu red ve inkâr ettim.) sözüdür.(Nahl Sûresi / 36.Ayet) Babam sözlerine şöyle devam etti; "Oğlum, onlar toplumdan veya sosyal medyadan kandırılan kişilerdir. Adlarına şimdi ateist, deist gibi şeyler takıyorlar kâfirliklerini bu şekilde gizliyorlar. Gençleri de direk dinden çık değilde bak İslamiyette bu varmış, ya da ayeti hadisi cımbızlayıp alıyorlar karşısındaki gençte ilmi alt yapısı olmadığı için ağzı açık dinliyor, ailesinin de dini bilgisi olmadığı için sorularına cevap bulamıyorlar, sosyal medyadan cevap arıyorlar ve karşısına çıkan ateis sitelerine giriyorlar, zaten nefis ve şeytan vesvesi ile Allah muhafaza islam düşmanlarına dönüşüyorlar."  Abim babama şöyle karşılık verdi: "Babacığım onlara acıyorum ve o yüzden onların tebliğe daha çok ihtiyaçları var." dedi. Babam: "Oğlum bunların sordukları sorular on taneyi geçmez... Hep aynı soruları soruyorlar zaten bizim eski alimler kitaplarında hepsine cevap vermiş ama onlar hakikati aramadıkları için bu şekildeler. Bunların amacı üzüm yemek değil , bağcıyı dövmek üzümü de ezmek." dedi. Hidayet Allah Azze ve Celle ‘den bizler tebliğ yapmaya, anlatmaya devam edelim . Uyumadan abim kitabını aldı, sesli şekilde benim duyacağım şekilde okudu. Ben de dinliyorum ama anlamıyordum. Ben de kitap okumak istiyordum. Evimizde herkesin elinde bir kitap olunca bende kitapların resmine bakıyordum veya ablam benim için okuyordu. Sabah oldu babam benimde hazırlanmamı söyledi beni de dükkana götürecekti. Ne zaman bu kelimeleri duysam içimden "Bende abi oldum büyüdüm artık! Babamgille dükkana gidiyorum." diyordum. Babam abime yeni arkadaşlarını çay içmeye  çağır tanışalım dedi, dükkana geldik. Babam "Bismillah"diyerek anahtarı çevirdi, eşyaları dışarı çıkardık. Küçük bir hırdavatçı dükkanıydı. Abim çay demledi, temizlik yapmaya başladı. Babam malları dizmeye, kontrol etmeye başladı. Tabi ki bende elime bez aldım,tozları almaya başladım. Toz alırkende babam “La ilahe illallah" de içindendiye öğretmişti. Hem toz alıyorum hem de dilim alışıyordu. Nasıl temizlik yaptığımı bile bilmiyorum. Müşteriler gelmeye başladı. Babam ile hep dünyalık konuşuyorlar babam nasihat edebildiğine nasihat ediyordu. Yan esnaf ile dışarda heyecanlı heyecanlı konuşuyor, yandaki esnaf amca babamı dinliyor babamda hep nasihat ediyordu. Yandaki esnaf amca: "Niye hep Ortadoğu’da savaşlar oluyor?" diye sordu. Babam: "Ortadoğu dediğin yer nereden başlıyor nereden bitiyor?" diye sordu. Esnaf amca: "Mısır'da başlıyor, İran'da bitiyor." diye cevap verdi. Babam tebessüm etti. "Peki batılıya göre Türkiye'de Ortadoğu’da. Şimdi Fas Ortadoğu mudur?" dedi. Esnaf amca: "Ortadoğu tabiki." dedi. Babam: "Fas, İtalya'dan daha batıdır, ama batı dilinde Ortadoğu diye genellemeler yaptığında Fas'tan başlar Pakistan’da biter. İslam coğrafyasında olan her olumsuzluk Ortadoğu diye isimlendirilir. O yüzden bu genelleme hiçbir anlam ifade etmez. Fas Kuzey Afrika'da değil mi? Türkiye'de yaşayanlar Ortadoğulular şöyle derken bile kendilerine de diyor ama farkında değiller. Her kötülediğinde kendini de kötülüyor." dedi. Esnaf amca: "Yine düşürdüler bizi desene... Biraz basit düşünsek bu soruyu bile sormazdım." dedi. Babam: "Afganistan, Irak halkı kendi mi çağırdı Amerikayı? Tabi ki hayır! Batı ve Amerika müslümanları ve halkı müslüman olan ülkeleri medeniyette geri kalmış toplumlar ve gelişmesini tamamlayamamış olarak görüyor. Hâşâ. İbni Sina Orta Batılı mı? Bilime kayıtsız mı kalmış? Hadi ezan okundu cemaat yapalım." diyerek sonlandırdı cümlelerini. Öğle namazını kıldık abim arkadaşlarını çağırdı. Çaylar simitler geldi. Babam gençler ile konuşmaya başladı: "Şimdi siz beni tanımıyorsunuz ve benim hakkımda kötü düşünmeye başlıyorsunuz desem ne dersiniz?" Abimin arkadaşları: "Neden öyle bir şey yapalım amca? Seni tanımadan niye hakkında kötü konuşalım? Bu bizlere yakışmaz" dediler. Babam: "Peki gençler aklınıza takılan sorular var mı?" dedi. Gençler: "Amca Allah kendisi gibi bir ilah daha yaratır mı? Cennete giden iki kişiden biri kaleci olsa diğeri gol atmak istese ,kalecide topu yakalamak istese diğeride gol atmak istese cennete her istediğimiz olacak ya ikiside istiyor. Ne olacak?" dediler. Babam: "Bu soruların hepsini sosyal medyada gördünüz değil mi? Şimdi şayet ilminiz olsa Kur’anı kerim okumuş olsanız zaten bu soruları sormazdınız." dedi.  (O) gökleri ve yeri yoktan yaratandır. Size de kendinizden eşler, hayvanlara da (kendilerinden) eşler yarattı. Bu (nizam içinde) sizin neslinizi devam ettiriyor. Hiçbir şey O’nun benzeri değildir. O, hakkıyla işitendir, görendir. (Şûrâ Sûresi / 11.Ayet) Allah Azze ve Celle bir şeyi yaratmış ise yaratılan şey nasıl ilah olabilir ? Yaratılan şeyin başlangıcı vardır başlangıç varsa sonunda vardır Hiçbir şey O’na denk (ve benzer) değildir. Allah, zât-ı ulûhiyetinde, mülkünde, kudretinde, hükmünde, hâkimiyetinde ve bütün sıfatlarında birdir. Eşi, dengi ve benzeri yoktur. Bu sûrenin bir adı da Tevhid sûresidir. Bundan dolayı hadîs-i şerîfte; İhlâs sûresinin, Kur’an’ın üçte birine denk olduğu bildirilmiştir.(Ihlâs Sûresi / 4.Ayet) Cennete giden iki kişi cennete bunları istemez ki. Siz şimdiki aklınız ile duyduğunuz şeyleri araştırmadan kopyala-yapıştır yapıyorsunuz. Sonra bu soruları soruyorsunuz. Cennete dünyalık hırs, kin, kıskançlık, kazanmak gibi duygulardan arınacağız. Cennet huzur yeridir, ibadet etmek yok , sakal bırakmak yok, birbirimiz ile yarış halinde olmayacağız. Bu sorular hem tuzak hemde saçma sorulardır. Sizin gibi saf gençleri kandırmak için servis edilen sorulardır. Allah Azze ve Celle’nın zati ve subuti sıfatlarını bilmiyorsunuz. Önce bunları öğrenseniz sonra 3 tefsir usulünü okusanız sonra tefsir okumaya başlasanız sorduğunuz soruların cevabını alırsınız. Önce bir akaid kitabı sizlere benim hediyem olsun okuyup tekrar konuşalım haftaya olur mu?" dedi babam. Gençler: (Kısık ve utangaç bir ses tonu ile) "Olur." dediler Bir hafta sonra öğle namazı civarı gençler tekrar geldi. Ezan okunmak üzereydi. Babam abdest alıyordu. Gençlerin geldiğini gördüğü zaman sevindi. Gençlere döndü "Ezan okunsun, namazı kılalım konuşalım!" dedi. Gençler: "Amca cemaat yapalım" dedi. Babam şaşırdı ve çok sevindi. Gençler: "Anladık ki amca bizler inançlı kişilerdik kendimize de müslüman öleceğiz sonra cennete gideceğiz diyorduk yanılıyormuşuz. Bir siteye girdik orda saçma sapan sorular ile karşı karşıya geldik. Bilim, ileri teknoloji diyor müslümanları hep kötülüyordu, merak ettik okumaya başladık. Tabi ki ilk başlarda kimseye bir şey demedik sorulara cevap alamadık okuduk okuduk sonra öğrendiğimiz soruları arkadaşlarımıza sormaya başladık. Sonrasını da biliyorsun amca Allah’a şükür olsun Allah Azze ve Celle hidayet verdi."  (Onlar derler ki:) “Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra, kalplerimizi (haktan) çevirme! Bize yüce katından bir rahmet bağışla. Şüphesiz sen bağışı en bol olansın.” Âl-i Imrân Sûresi / 8.Ayet
Ekleme Tarihi: 15 Ocak 2024 - Pazartesi

GENÇLİĞİN TEKNOLOJİ İLE İMTİHANI

Annem: "Çocuklar yağlı ekmek hazır hadi kalkalım" diye sesleniyordu.

Yağlı ekmek için sabah gün ışılmadan kalkılmaz mı?
Babam abdest alıyor, annem yağlı ekmekleri hazırlıyordu.
Kardeşlerim ve ben her sabah aynı heyecan ile kalkıyorduk.
Babam: "Hadi çocuklar abdest alalım." diyor hepimzi teşvik ediyordu.
Abim kamet getiriyor, arka safta ablam ve annem hazır beni bekliyorlardı.
Evin küçük çocuğu olmak böyle bir şey kimse ses etmiyor.
Sabah namazından sonra ailecek kahvaltı yaptık.
Babam esnaftı. Hasan el Benna’nın risalesinden etkilenmiş, küçük bir dükkan açmış hem kendi işini yapıyor hemde ilmi çalışmalarını yapıyordu.
Annem ev işleri ve bizler ile meşguldü.
Abim babama yardım ediyor, babam ile beraber işe gidiyor ve açık ögretimden de okula devam ediyordu.
Ablam anneme yardım ediyor evdeydi.
Biz üç kardeştik.
Annem ve ablam, babamla abim gittikten sonra vakia suresini okurlardı.
Annem sonra bana elif be'yi öğretiyordu.
"Sende Allah’ın izni ile Kur’an kerim okuyacaksın" diyordu, bende zaten çok istiyordum.
Ev işleri, yemek derken babam ve abim eve geldiler.
Ailecek yemek yemeyi çok seviyordum tüm aile iç içe oluyorduk.
Abim yeni arkadaşlar edindiğini anlatıyordu ve arkadaşlarının hiç duymadığım sorularından bahsediyordu.
Babam da hepsine cevap veriyor ve şu kitapları okumaya başla diyordu.
Çay saati gelmişti, abim yine soru sormaya başladı.
"Baba Tüm peygamberler niye Ortadoğu’ya geldi?"
Babam: "Oğlum sana bu soruyu sorana sor bakalım tüm peygamberlerin Ortadoğu'ya geldiğini nerden biliyor? Soru yanlış değil mi?
Kur’an kerimde ismi geçen peygamberler dese, o zaman isimlerini say de zaten Kur’an kerim okusa idi cevabı bulurdu." dedi.

Andolsun ki biz her ümmete: “Allah’a kulluk edin ve (Allah’ın emirlerini yapmaktan men eden ve hevâsına göre dine ait hüküm koyup tanrılık taslayan) tâğûttan kaçının.” Diye tebliğde bulunan bir peygamber gönderdik. Onlardan kimine Allah (niyet ve gayretine göre) hidayet etti, kiminin hakkında da (kötü niyet ve amellerine göre) sapıklık (sıfatı) kesinlik kazandı. İşte, gezin dolaşın yeryüzünde de (peygamberleri) yalanlayanların sonu nasıl oldu bakın!
Âyet-i kerîmede geçtiği üzere bütün peygamberler, insanları Allah’a kul olmaya çağırmak ve tâğûtlardan sakındırmak için gönderilmiştir. Çünkü tâğûtlar, kendilerini Rab yerine koyarak Allah’ın dinine karşılık, kendileri kural ve yaptırımlar koymuşlar ve insanları Allah’ın emirlerini yapmaktan alıkoymuşlar ve yasaklamışlardır. Hatta onları zorunlu olarak kendi din, fikir ve sistemlerine bağlamaya çalışmışlar, reddedenlere hasım kesilmiş ve hor görmüşlerdir; en tehlikeli durum da budur.2 Sahabe-i kirâm’ın çocuklarına ilk öğrettiği kelimelerden biri; “Âmentü billâh ve kefertü bi’t-tâğût” (Allah’a iman ettim, tâğûtu red ve inkâr ettim.) sözüdür.(Nahl Sûresi / 36.Ayet)

Babam sözlerine şöyle devam etti;
"Oğlum, onlar toplumdan veya sosyal medyadan kandırılan kişilerdir. Adlarına şimdi ateist, deist gibi şeyler takıyorlar kâfirliklerini bu şekilde gizliyorlar.
Gençleri de direk dinden çık değilde bak İslamiyette bu varmış, ya da ayeti hadisi cımbızlayıp alıyorlar karşısındaki gençte ilmi alt yapısı olmadığı için ağzı açık dinliyor, ailesinin de dini bilgisi olmadığı için sorularına cevap bulamıyorlar, sosyal medyadan cevap arıyorlar ve karşısına çıkan ateis sitelerine giriyorlar, zaten nefis ve şeytan vesvesi ile Allah muhafaza islam düşmanlarına dönüşüyorlar." 
Abim babama şöyle karşılık verdi: "Babacığım onlara acıyorum ve o yüzden onların tebliğe daha çok ihtiyaçları var." dedi.
Babam: "Oğlum bunların sordukları sorular on taneyi geçmez... Hep aynı soruları soruyorlar zaten bizim eski alimler kitaplarında hepsine cevap vermiş ama onlar hakikati aramadıkları için bu şekildeler.
Bunların amacı üzüm yemek değil , bağcıyı dövmek üzümü de ezmek." dedi.
Hidayet Allah Azze ve Celle ‘den bizler tebliğ yapmaya, anlatmaya devam edelim .
Uyumadan abim kitabını aldı, sesli şekilde benim duyacağım şekilde okudu.
Ben de dinliyorum ama anlamıyordum.
Ben de kitap okumak istiyordum. Evimizde herkesin elinde bir kitap olunca bende kitapların resmine bakıyordum veya ablam benim için okuyordu.
Sabah oldu babam benimde hazırlanmamı söyledi beni de dükkana götürecekti.
Ne zaman bu kelimeleri duysam içimden "Bende abi oldum büyüdüm artık! Babamgille dükkana gidiyorum." diyordum.
Babam abime yeni arkadaşlarını çay içmeye 
çağır tanışalım dedi, dükkana geldik. Babam "Bismillah"diyerek anahtarı çevirdi, eşyaları dışarı çıkardık.
Küçük bir hırdavatçı dükkanıydı.
Abim çay demledi, temizlik yapmaya başladı. Babam malları dizmeye, kontrol etmeye başladı.
Tabi ki bende elime bez aldım,tozları almaya başladım.
Toz alırkende babam “La ilahe illallah" de içindendiye öğretmişti.
Hem toz alıyorum hem de dilim alışıyordu.
Nasıl temizlik yaptığımı bile bilmiyorum.
Müşteriler gelmeye başladı. Babam ile hep dünyalık konuşuyorlar babam nasihat edebildiğine nasihat ediyordu.
Yan esnaf ile dışarda heyecanlı heyecanlı konuşuyor, yandaki esnaf amca babamı dinliyor babamda hep nasihat ediyordu.
Yandaki esnaf amca: "Niye hep Ortadoğu’da savaşlar oluyor?" diye sordu.
Babam: "Ortadoğu dediğin yer nereden başlıyor nereden bitiyor?" diye sordu.
Esnaf amca: "Mısır'da başlıyor, İran'da bitiyor." diye cevap verdi.
Babam tebessüm etti.
"Peki batılıya göre Türkiye'de Ortadoğu’da. Şimdi Fas Ortadoğu mudur?" dedi.
Esnaf amca: "Ortadoğu tabiki." dedi.
Babam: "Fas, İtalya'dan daha batıdır, ama batı dilinde Ortadoğu diye genellemeler yaptığında Fas'tan başlar Pakistan’da biter.
İslam coğrafyasında olan her olumsuzluk Ortadoğu diye isimlendirilir. O yüzden bu genelleme hiçbir anlam ifade etmez. Fas Kuzey Afrika'da değil mi? Türkiye'de yaşayanlar Ortadoğulular şöyle derken bile kendilerine de diyor ama farkında değiller. Her kötülediğinde kendini de kötülüyor." dedi.

Esnaf amca: "Yine düşürdüler bizi desene... Biraz basit düşünsek bu soruyu bile sormazdım." dedi.
Babam: "Afganistan, Irak halkı kendi mi çağırdı Amerikayı? Tabi ki hayır! Batı ve Amerika müslümanları ve halkı müslüman olan ülkeleri medeniyette geri kalmış toplumlar ve gelişmesini tamamlayamamış olarak görüyor. Hâşâ. İbni Sina Orta Batılı mı? Bilime kayıtsız mı kalmış? Hadi ezan okundu cemaat yapalım." diyerek sonlandırdı cümlelerini.
Öğle namazını kıldık abim arkadaşlarını çağırdı.
Çaylar simitler geldi.
Babam gençler ile konuşmaya başladı: "Şimdi siz beni tanımıyorsunuz ve benim hakkımda kötü düşünmeye başlıyorsunuz desem ne dersiniz?"
Abimin arkadaşları: "Neden öyle bir şey yapalım amca? Seni tanımadan niye hakkında kötü konuşalım? Bu bizlere yakışmaz" dediler.
Babam: "Peki gençler aklınıza takılan sorular var mı?" dedi.
Gençler: "Amca Allah kendisi gibi bir ilah daha yaratır mı? Cennete giden iki kişiden biri kaleci olsa diğeri gol atmak istese ,kalecide topu yakalamak istese diğeride gol atmak istese cennete her istediğimiz olacak ya ikiside istiyor. Ne olacak?" dediler.
Babam: "Bu soruların hepsini sosyal medyada gördünüz değil mi? Şimdi şayet ilminiz olsa Kur’anı kerim okumuş olsanız zaten bu soruları sormazdınız." dedi.

 (O) gökleri ve yeri yoktan yaratandır. Size de kendinizden eşler, hayvanlara da (kendilerinden) eşler yarattı. Bu (nizam içinde) sizin neslinizi devam ettiriyor. Hiçbir şey O’nun benzeri değildir. O, hakkıyla işitendir, görendir.
(Şûrâ Sûresi / 11.Ayet)


Allah Azze ve Celle bir şeyi yaratmış ise yaratılan şey nasıl ilah olabilir ?

Yaratılan şeyin başlangıcı vardır başlangıç varsa sonunda vardır
Hiçbir şey O’na denk (ve benzer) değildir.
Allah, zât-ı ulûhiyetinde, mülkünde, kudretinde, hükmünde, hâkimiyetinde ve bütün sıfatlarında birdir. Eşi, dengi ve benzeri yoktur.
Bu sûrenin bir adı da Tevhid sûresidir. Bundan dolayı hadîs-i şerîfte; İhlâs sûresinin, Kur’an’ın üçte birine denk olduğu bildirilmiştir.(Ihlâs Sûresi / 4.Ayet)

Cennete giden iki kişi cennete bunları istemez ki. Siz şimdiki aklınız ile duyduğunuz şeyleri araştırmadan kopyala-yapıştır yapıyorsunuz. Sonra bu soruları soruyorsunuz.
Cennete dünyalık hırs, kin, kıskançlık, kazanmak gibi duygulardan arınacağız.
Cennet huzur yeridir, ibadet etmek yok , sakal bırakmak yok, birbirimiz ile yarış halinde olmayacağız. Bu sorular hem tuzak hemde saçma sorulardır. Sizin gibi saf gençleri kandırmak için servis edilen sorulardır.
Allah Azze ve Celle’nın zati ve subuti sıfatlarını bilmiyorsunuz. Önce bunları öğrenseniz sonra 3 tefsir usulünü okusanız sonra tefsir okumaya başlasanız sorduğunuz soruların cevabını alırsınız.
Önce bir akaid kitabı sizlere benim hediyem olsun okuyup tekrar konuşalım haftaya olur mu?" dedi babam.
Gençler: (Kısık ve utangaç bir ses tonu ile) "Olur." dediler
Bir hafta sonra öğle namazı civarı gençler tekrar geldi.
Ezan okunmak üzereydi.
Babam abdest alıyordu. Gençlerin geldiğini gördüğü zaman sevindi. Gençlere döndü "Ezan okunsun, namazı kılalım konuşalım!" dedi.
Gençler: "Amca cemaat yapalım" dedi.
Babam şaşırdı ve çok sevindi.


Gençler: "Anladık ki amca bizler inançlı kişilerdik kendimize de müslüman öleceğiz sonra cennete gideceğiz diyorduk yanılıyormuşuz. Bir siteye girdik orda saçma sapan sorular ile karşı karşıya geldik. Bilim, ileri teknoloji diyor müslümanları hep kötülüyordu, merak ettik okumaya başladık. Tabi ki ilk başlarda kimseye bir şey demedik sorulara cevap alamadık okuduk okuduk sonra öğrendiğimiz soruları arkadaşlarımıza sormaya başladık. Sonrasını da biliyorsun amca Allah’a şükür olsun Allah Azze ve Celle hidayet verdi."


 (Onlar derler ki:) “Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra, kalplerimizi (haktan) çevirme! Bize yüce katından bir rahmet bağışla. Şüphesiz sen bağışı en bol olansın.”

Âl-i Imrân Sûresi / 8.Ayet

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (2)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adanagundemi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Fatma Sönmez Kapılı
(15.01.2024 20:02 - #72204)
Yüreğinize emeğinize sağlık saygılar
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adanagundemi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Fatma Sönmez Kapılı
(15.01.2024 20:02 - #72205)
Yüreğinize emeğinize sağlık saygılar
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adanagundemi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu veren siteler 2023 acotr.org https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler 2023 casino siteleri

siyahbet