BİR ÇEŞİT MUSÎBET وَمَن الْبَلِيَّة أَنْ تَرَى لَك صَاحِبًا  فِى صُورَةِ الرَّجُلِ السَّمِيعِ الْمُبْصِرِ  فَطِنٌ بِكُلِّ مُصِيبَةٍ فِى مَالِه  وَإِذَا يُصَابُ فِى دِينِهِ لَمْ يَشْعُرْ  Ve minelbeliyyeti en terâ leke sâhiben fî sûratirracul is semî'il mubsiri,fatinun fi külli musîbetin fi mêlihî,ve izê yusabu fî dîynihî lem yeş'uri. (Şöyle bir durum) hem bela,hem belvâ'dır yani ciddi bir imtihandır: Bir arkadaşın var aynen (senin gibi) bir insan, bu arkadaşın şöyle baktığın zaman kulakları duyuyor ve gözleri görüyor ( bedeninde hiçbir sakatlık yok),ama bu kişi  malına, dünyasına  ve menfaatına dokunan bir zarar veya bir musîbet gelirse (veya gelmesi muhtemelse)hemen farkediyor( ve o zarara karşı tedbir alıyor)ama, dinine bir zarar bir musîbet gelse (veya gelmesi muhtemelse)  hissetmez ,bu zararı umursamaz (zararı def'etmek için bir tedbir almaz). Böyle bir durumda kişi böyle bir arkadaşına hikmetle güzel va'z ü nasihatla yaklaşmalı, yüce Allah'ın rızası için yanlışını kırmadan dökmeden hissettirmeli, Kardeşlik arkadaşlık dostluk hukukununu işletmelidir. Böyle bir din kardeşini, arkadaşını ve dostunu kınamamalı yermemeli ve germemelidir. Kınamamalıdır, çünkü kınayan ölmeden kınadığı hatayı mutlaka işler ve işlemeden ölmez, Tirmizî Hadis no: 2505. yermemelidir, çünkü kupkuru yermek ve böyle bırakıp gitmek güzel ve çıkar bir yol değildir, bunun yerine nasihat etmelidir,nasihat etmenin güzelliğini izah etmeye gerek yoktur, germemlidir, çünkü germek münakaşaya kalp kırgınlığına , soğumaya ve az önce tehlikesine işaret ettiğimiz kınamaya yol açar. İnsan hangi yaşta ve konumda olursa olsun dini bir eğitim ve terbiye görmemişse, din kardeşlerinden nasihatı dinlememişse acemi sayılır, hâm sayılır. Hatta üniversite mezunu ve nice akamisyen  var ki dini bilgisi yok denecek kadar azdır, bazılarında bu az bile yoktur. Bu yazımızı ariflerden birisinin sözü ile bitirelim: من اجل كونك في البداية احولا لابد من شيخ  يقودك او لا Min ecli kevnike filbidêyeti ahvelen, la büdde min şeyhin yakûdüke evvelen. (Terbiye ve eğitim görmeyen, acemi ve ham) birisi önceden doğru dürüst bakmayı bile beceremiyor ve yamuk bakıyorsa, ona önceden yön verecek yetiştirecek ona rehberlik edecek bir irşad edicinin olması kaçınılmazdır. Bu irşad edici bir mürşid olabilir, bir dost olabilir, bir kitap olabilir,o'nu uyandıran bir rüya olabilir, yüce Allah'ın tevfik'i ve ilhamı olabilir,ama bunun en mutad ve meşhur olanı yolu yordamı bilen birisinin ona rehberlik etmesidir. Ey alemlerin rabbi olan Yüce Allah! Bizleri ve bütün mümin kardeşlerimizi imkanlar ölçüsünde yüce kitabını, Rasulullah efendimizin parlak sünnetini  rehber edinerek, Kur'an'a ve sünnete hizmet eden, gönül erleri ile beraber olan, acemilikten hamlıktan kurtulan bu yol ve yordamın ustası olan, olgunlaşan,edeb ve âdâb bilen kullarından eyle.Âmîn