SÖZLÜ'NÜN "KANCIK" HAKARETİNE TEPKİLER DEVAM EDİYOR

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü'nün toplumun genelinin nezdinde saygınlıkları bulunan tarihi kişiliklere yönelik küfür ve hakaretlerine İslami duyarlılık sahibi Adana'lı Sivil Toplum Kuruluşu temsilcilerinden kınama mesajı geldi.

Adana'lı Müslümanlar yayınladıkları kınama mesajında "Bize Barış ve Kardeşlik Lazım. Ayrımcılık ve Bölücülük Değil" denildi.

İşte Adana'lı İslami Sivil Toplum Kruluşlarının yayınladıkları kınama mesajı:

KAMUOYUNA DUYURULUR 
BİZE BARIŞ VE KARDEŞLİK LAZIM. AYRIMCILIK VE BÖLÜCÜLÜK DEĞİL
  Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü’nün geçtiğimiz günlerde “Birlik Beraberlik ve Terörü Lanet” konulu yürüyüşünde yaptığı konuşmada seviye sınırlarını zorlayan incitici bir üslupla toplumumuzun değer verdiği âlimlere hakaret ettiğini öğrenmiş bulunuyoruz.
  Hüseyin Sözlü’nün Medyaya düşen konuşmasında İskilipli Atıf Hoca, Şeyh Said ve Seyid Rıza gibi tarihsel kişiliklere ağza alınmayacak çirkin hakaretlerde bulunduğu görülüyor. Konuşmanın bütünlüğüne bakıldığında ...PKK terör örgütüne tek kelime eleştiri getirilmemiş ve din görevlileri üzerinden hükümete yönelik siyasi bir mesaj verilmek istenmiştir.  Bir siyasetçinin siyasi düşüncesi elbette olur. Bir siyasetçi elbette beğenmediği kişileri ve kurumları eleştirebilir. Ancak hakaret etmek, küfür etmek eleştiri kapsamına girmeyen çirkin bir seviyesizliktir. Belediye Başkanlığı gibi makamlar seviyesizliği ve çirkinliği kaldırmaz. Bir Belediye Başkanı eleştirilerinde haklı bile olsa küfür edemez, hakaret edemez. 
  Bizler Adana’lı Müslümanlar olarak diyoruz ki, Şeyh Said de bizim, İskilipli Atıf Hoca da bizim, Seyid Rıza da bizim Mehmet Akif de bizim değerlerimizdir. Alevisi ile Sünnisi ile Kürüdü ile Türkü ile bu millet bir bütündür.  Başkan Sözlü Seyid Rıza’yı sevmeyebilir, eleştirebilir ancak bu durum ona küfür etme hakkı vermez. Aynı şey diğer tarihsel kişilikler için de geçerlidir. Birlik ve Beraberlik temalı bir toplantıda toplumu ayrıştıran bir dil kullanmak cehalet ve gaflet değilse açık bir provokatörlüktür. Bir dönem sağcı-solcu, bir dönem alevi-sünni diye ayrıştırılmak istenen milletimiz bugün “vatanseverler” ve “hainler” olarak mı ayrıştırılmak isteniyor? Sözlü’nün işi bu mudur?    Ortalama iki milyonluk bir şehirde yaşıyoruz. Şehrimizin belediye hizmetlerinde o kadar çok aksaklıklar var ki eğer Sözlü sorunlar ile ilgilenecek olsa tarihsel kişilikleri konuşmak aklına bile gelmeyecektir. Ancak görüldüğü kadarı ile Sözlü’nün hizmet etme gibi bir derdi bulunmamaktadır.   Ülkemizin zor günlerden geçtiği bu hassas dönemde herkesin diline ve üslubuna sahip olması gerektiğini düşünüyoruz. Artık ayrımcı söylemlerden ve kamplara ayrılmaktan bıktık usandık. Hüseyin Sözlü de dâhil tüm siyasetçileri, kurum ve kuruluşları ayrıştırıcı değil birleştirici bir dil ve üsluba davet ediyoruz.  Bize Barış ve Kardeşlik Lazım, Ayrımcılık ve Bölücülük değil.


Adana'lı Müslümanlar