''Hükümet mazlumların bedduasını alırsa iflah olmaz''

Adana'da 2011 Yılından bu yana devam eden 30 sanıklı İslami STK davası bugün sonuçlandı. Verilen hukuksuz kararlarla Müteddeyin insanlar yine mağdur edilirken, verilen cezalara tepki gösteren mağdurlar, verilen cezaların tek müsebbibi paralelcilerin olmadığını, hükümetin de bu mağduriyetin yaşanmasında payı olduğunu söylediler. İLKE Haber Ajansına açıklamalarda bulunan STK yöneticilerinden Abidin Serin, 2011 yılından bu yana süren mahkemenin bugün sonuçlandığını belirterek  ‘' Malumunuz 2011 yılında Bin 300'ün üzerinde mahkûm serbest bırakıldı, bunların arasından 20 kişi Hizbullah mensubu idi. Tabi serbest bırakılan diğer kişileri kimse görmedi ama, sadece Hizbullah mensupları için yaygara çıkarıldı. O gün,  koparılan yaygaraya hükümet de  katıldı. Hükümet, ‘Bin 300 kişi bırakıldı neden diğerlerine bir şey demiyorsunuz da sadece bunlarla ilgili yaygara koparıyorsunuz'  diyeceğine ‘ Hemen O adamları bulun' diyerek Polisi alarma geçirtti. ve hükümetin talimatı ile Polisin operasyon başlattı.'2011 yılında birkaç kişi yakalandı, 4 günlük bir gözaltı sürecinden sonra mahkemeye çıkarıldı, 6 kişi cezaevine gönderildi diğerleri de tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı ve 2011 yılından beri mahkeme devam ediyordu bugün sonuçlandı.' dedi.    İddianamede yer alan suçlamalara değinen  Serin, ''Çok komik suçlamalar var, pikniğe gitmek örgütsel faaliyet, futbol turnuvası düzenlemek örgütsel faaliyet. Bunların hepsi açıktan  yapılan faaliyetler. İnsan Allah'tan korkar, bu insanlar hiçbir örgütsel faaliyette bulunmamış. Tamamen yasal derneklerde faaliyette bulunmuşlar ve bütün etkinlikler için izin almışlar. Niye izin veriyorsun o zaman? Ardından neden örgütsel faaliyet diyorsun? O zaman sen de suç ortağısın.'' diyerek suçlamaların mesnetsiz olduğunu belirtti. Paralel yapının Müslümanlara yaptıkları zulmün bedelini ödemeye başladığı değerlendirmesinde bulunan Serin, ‘'Eğer hükümet mazlumların, mağdurların ahını almaya başlarsa, kesinlikle onlar da iflah olmayacaklar'' diyerek konuşmasına şöyle devam etti: “Şu an paralelcilerin başına gelenler, hükümet ile alakalı bir şey değildir. Müslümanlara o kadar çok zulüm ettiler ki, bu yaptıkları zulüm gayretullaha dokundu ve Allah'u Teâlâ belalarını verdi. Bizim illegal ne bir yapılanmamız var, ne de çalışmamız. Biz ne etkinlik yapmışsak, gidip Emniyet'ten, Valilikten izin almışız ve etkinliklerimizi yapmışız ve bugüne kadar etkinliklerle ilgili hiçbir soruşturma açılmamış. 'Polisler bile Kutlu Doğum programlarında diyorlar ki, Allah razı olsun bunlardan diyorlardı. Hangi etkinlikte Polis oturup ta çay içmiş? Ama Kutlu Doğum programlarında bakıyorsunuz Polis oturmuş çay içiyor, ama aynı Polis, sözde Müslümandır geliyor, çeşitli iftiralarla bizi getirip mahkûm ettiriyor. Allah-u Teâlâ bunun hesabını soracak onlardan. Biz bu cezayı yatarız bu cezaevinden çıkarız, ya ayaküstü, ya da sırt üstü.'' İfadelerine yer verdi. Bu hukuksuzlukta hükümetin de payı olduğunu sözlerine ekleyen Serin, son olarak Hükümetin bu işi paralelcilerin üstüne atarak kurtulmayacağını, zira talimatı verenin hükümet olduğunu ifade ederek, ‘'Bu işi paralelcilerin üstüne atmakla kurtulamazlar. Talimatı sen verdin, gidin adamları yakalayın diyen sensin. Kardeşim bizim bir suçumuz var mı? Yasal faaliyette bulunmuşuz, gerçekten örgütsel bir faaliyetimiz oldu ise, bizi alın götürün cezalandırın. Bizi götürüp yatırsınlar, bu bizim için yarın delildir, Allah-u Teâlâ ne yaptınız diye sorduğunda, Ya Rabbi senin rızan için yaptığımız faaliyetlerden dolayı senin bu kulların bizi cezaevine attılar diyeceğiz. Bu bizim için bir delildir. Allah onlara, siz bunları niye cezaevine attınız diye sorduğunda ne cevap verecekler, verecek hiçbir cevapları yok.''  dedi. (İLKHA)