Kahve Kitap

2. ULUSAL AİLE SEMPOZYUMU SONUÇ BİLDİRİSİ AÇIKLANDI

SİVİL TOPLUM 17.05.2016 - 15:04, Güncelleme: 26.12.2020 - 09:55
 

2. ULUSAL AİLE SEMPOZYUMU SONUÇ BİLDİRİSİ AÇIKLANDI

Adana'da YUVA-KUR tarafından düzenlenen "Medya, aile ve din" konulu bir sempozyumun sonuç bildirisi açıklandı.

ADANA GÜNDEMİ- Yuva Kurma ve Aileyi Koruma Derneği (YUVA-KUR) tarafından Ramazanoğlu Camisi Konferans Salonu'nda 2'ncisi düzenlenen Ulusal Aile Sempozyumu'nda "Medya, aile ve din" konusu ele alındı.   21 konuşmacının katılımıyla gerçekleştirilen sempozyumun sonuç bildirisinde ise şu ifadelere yer verildi:      "14 Mayıs 2016 tarihinde Adana’da Yuva-Kur tarafından Medya, Aile ve Din konulu bir sempozyum düzenlenmiştir. Temel toplumsal kurumlardan olan medya, din ve aile arasındaki ilişki son derece karmaşık ve çok boyutludur. Bu sempozyumda çeşitli yönleriyle tartışmaya açılan bu ilişki kapsamında sunulan bildiriler ve yapılan değerlendirmeler ışığında ortaya çıkan tespit ve önerilerin Adana’dan Türkiye’ye sloganıyla kamuoyu ile paylaşılması uygun görülmüştür.  1. Medya, din ve aile arasındaki ilişki son derece karmaşık ve çok boyutlu olduğu için aceleci ve tek yanlı değerlendirmelerden kaçınmak gerekmektedir. Medya veya kitle iletişim araçları bir yandan din ve aile gibi temel toplumsal kurumların ayakta tutmaya çalıştığı değerleri aşındırıcı ve yozlaştırıcı bir etki yapmakta, bir yandan da değerlerin korunması ve yeni değerler üretilmesi konusunda yeni fırsat alanları açmaktadır. Anlaşılan kitle iletişim araçları adı üstünde birer araçtır, doğru kullanılması gerekmektedir.  2. Medyada din ve aile konusunda kitlelere doğru mesajların doğru bir şekilde aktarabilmesi için azami özenin gösterilmeli ve yeni yollar aranmalıdır. Bunun için örgütlü ve kurumsallaşmış bir yapı olan medyada din ve aile konularında uzman kişilerin (hukukçu, ilahiyatçı, sosyolog, psikolog, psikolojik danışman vb.) istihdam edilmesi gereklidir.  3. Üniversiteler, Diyanet İşleri Başkanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile medya ve sivil toplum kuruluşları arasında yakın işbirliği sağlanmalıdır. Bu tür paydaş kuruluşları arasında sorunların çözümü konusunda koordinasyonun en üst düzeye çıkarılmasına özel önem verilmelidir.  4. Medyada nefret duygusu uyandırma, dışlama, aşağılama ve ötekileştirmeye yönelik her tür söylem, tutum ve davranışlardan sakınılmalıdır. Özellikle farklı dinî inançlara, cemaatlere, mezheplere mensup yurttaşlara saygı gösterilmeli, din ve vicdan özgürlüğünü ihlal edici söylemden kaçınılmalıdır.  5. Medyada din istismarı yapılmamalı, din ve dinî konular alaya alınmamalı, reyting kaygısıyla dinî içerikli programları bir şova dönüştürülmemeli, toplumun doğru bilgilendirilmesi esas alınmalıdır. Bununla birlikte izleyicilerin talepleri ve beklentileri de karşılanmalıdır.  6. Aynı şekilde aile ile ilgili konularda da medyanın duyarlı davranması, aile ve evlilik kurumunu sarsıcı, boşanmayı özendirici, kadın ve çocuk istismarını teşvik edici ve aile içi şiddeti körükleyici yayınlardan kaçınılması gerekmektedir. Ayrıca aile bağlarını güçlendirici yayınlar yapılmalıdır.  7. İslam dininin şiddet ile temsil edilmesi filmlerde, dizilerde, programlarda dinin doğru sunumu ile aşılacaktır. Toplumun dini değerleri ve kutsal anlayışına değer verilmelidir.  8. Medya araçlarının genç nüfus üzerindeki olumsuz etkilerine yönelik eleştirilerin artması üzerine Milli Eğitim Bakanlığı ve Radyo Televizyon Üst Kurulu işbirliğiyle 2006-2007 eğitim döneminde kitle iletişim araçları karşısında yeni neslin daha bilinçli ve eleştirel olmasını sağlamak amacıyla pilot okullarda uygulamaya konmuş olan “medya okuryazarlığı” dersi projesine canlılık kazandırılabilir. Bu bağlamda Türk toplumunun sosyal ve kültürel değerlerine uygun senaryo çalışmaları yapılabilir.  9. Medya okuryazarlığı teşvik edilmeli, ancak yeni medyanın sahip olduğu dijital iletişim araçları vasıtasıyla hemen her yerde ve her zaman erişilen internet siteleri, mobil uygulamaların, özellikle çocukların ve gençlerin kişilik gelişimlerini olumsuz etkileyen oyunların veya dijital ortamdaki her tür uygulamanın denetlenmesine önem verilmeli ve gerekli hukuki düzenlemeler yapılmalıdır.  10. Medya araçlarının özellikle çocukların ve gençlerin kişilik gelişimlerini olumsuz etkilemesine karşın anne babalara da önemli görev ve sorumluluklar düşmektedir. Bu bağlamda geleneksel anne baba rolleri yeniden gözden geçirilmeli ve güncellenmelidir.   11. Eğitim, İlahiyat ve İletişim Fakülteleri ile Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji bölümlerinde “Medya ve Din”, “Medya ve Aile”, “Din ve Aile” vb. seçmeli dersler konulmasına yönelik çabalar gösterilmelidir. Bu sayede disiplinler arası çalışmalar yapılarak daha sağlıklı sonuçlara ulaşılmasına imkân sağlanmalıdır. Ayrıca bu konularla ilgili toplumun ihtiyaçlarını da göz önünde bulunduran akademik çalışmalar (lisans, yüksek lisans, doktora tez çalışmaları ve araştırma projeleri) arttırılmalı ve desteklenmelidir. Akademiden bu tür çalışmalar yapmış olanların elde etmiş olduğu bulgulara yer verilmelidir."
Adana'da YUVA-KUR tarafından düzenlenen "Medya, aile ve din" konulu bir sempozyumun sonuç bildirisi açıklandı.
ADANA GÜNDEMİ-

Yuva Kurma ve Aileyi Koruma Derneği (YUVA-KUR) tarafından Ramazanoğlu Camisi Konferans Salonu'nda 2'ncisi düzenlenen Ulusal Aile Sempozyumu'nda "Medya, aile ve din" konusu ele alındı.
 
21 konuşmacının katılımıyla gerçekleştirilen sempozyumun sonuç bildirisinde ise şu ifadelere yer verildi: 
 
 
"14 Mayıs 2016 tarihinde Adana’da Yuva-Kur tarafından Medya, Aile ve Din konulu bir sempozyum düzenlenmiştir. Temel toplumsal kurumlardan olan medya, din ve aile arasındaki ilişki son derece karmaşık ve çok boyutludur. 

Bu sempozyumda çeşitli yönleriyle tartışmaya açılan bu ilişki kapsamında sunulan bildiriler ve yapılan değerlendirmeler ışığında ortaya çıkan tespit ve önerilerin Adana’dan Türkiye’ye sloganıyla kamuoyu ile paylaşılması uygun görülmüştür.
 
1. Medya, din ve aile arasındaki ilişki son derece karmaşık ve çok boyutlu olduğu için aceleci ve tek yanlı değerlendirmelerden kaçınmak gerekmektedir. Medya veya kitle iletişim araçları bir yandan din ve aile gibi temel toplumsal kurumların ayakta tutmaya çalıştığı değerleri aşındırıcı ve yozlaştırıcı bir etki yapmakta, bir yandan da değerlerin korunması ve yeni değerler üretilmesi konusunda yeni fırsat alanları açmaktadır. Anlaşılan kitle iletişim araçları adı üstünde birer araçtır, doğru kullanılması gerekmektedir.
 
2. Medyada din ve aile konusunda kitlelere doğru mesajların doğru bir şekilde aktarabilmesi için azami özenin gösterilmeli ve yeni yollar aranmalıdır. Bunun için örgütlü ve kurumsallaşmış bir yapı olan medyada din ve aile konularında uzman kişilerin (hukukçu, ilahiyatçı, sosyolog, psikolog, psikolojik danışman vb.) istihdam edilmesi gereklidir.
 
3. Üniversiteler, Diyanet İşleri Başkanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile medya ve sivil toplum kuruluşları arasında yakın işbirliği sağlanmalıdır. Bu tür paydaş kuruluşları arasında sorunların çözümü konusunda koordinasyonun en üst düzeye çıkarılmasına özel önem verilmelidir.
 
4. Medyada nefret duygusu uyandırma, dışlama, aşağılama ve ötekileştirmeye yönelik her tür söylem, tutum ve davranışlardan sakınılmalıdır. Özellikle farklı dinî inançlara, cemaatlere, mezheplere mensup yurttaşlara saygı gösterilmeli, din ve vicdan özgürlüğünü ihlal edici söylemden kaçınılmalıdır.
 
5. Medyada din istismarı yapılmamalı, din ve dinî konular alaya alınmamalı, reyting kaygısıyla dinî içerikli programları bir şova dönüştürülmemeli, toplumun doğru bilgilendirilmesi esas alınmalıdır. Bununla birlikte izleyicilerin talepleri ve beklentileri de karşılanmalıdır.
 
6. Aynı şekilde aile ile ilgili konularda da medyanın duyarlı davranması, aile ve evlilik kurumunu sarsıcı, boşanmayı özendirici, kadın ve çocuk istismarını teşvik edici ve aile içi şiddeti körükleyici yayınlardan kaçınılması gerekmektedir. Ayrıca aile bağlarını güçlendirici yayınlar yapılmalıdır.
 
7. İslam dininin şiddet ile temsil edilmesi filmlerde, dizilerde, programlarda dinin doğru sunumu ile aşılacaktır. Toplumun dini değerleri ve kutsal anlayışına değer verilmelidir.
 
8. Medya araçlarının genç nüfus üzerindeki olumsuz etkilerine yönelik eleştirilerin artması üzerine Milli Eğitim Bakanlığı ve Radyo Televizyon Üst Kurulu işbirliğiyle 2006-2007 eğitim döneminde kitle iletişim araçları karşısında yeni neslin daha bilinçli ve eleştirel olmasını sağlamak amacıyla pilot okullarda uygulamaya konmuş olan “medya okuryazarlığı” dersi projesine canlılık kazandırılabilir. Bu bağlamda Türk toplumunun sosyal ve kültürel değerlerine uygun senaryo çalışmaları yapılabilir.
 
9. Medya okuryazarlığı teşvik edilmeli, ancak yeni medyanın sahip olduğu dijital iletişim araçları vasıtasıyla hemen her yerde ve her zaman erişilen internet siteleri, mobil uygulamaların, özellikle çocukların ve gençlerin kişilik gelişimlerini olumsuz etkileyen oyunların veya dijital ortamdaki her tür uygulamanın denetlenmesine önem verilmeli ve gerekli hukuki düzenlemeler yapılmalıdır.
 
10. Medya araçlarının özellikle çocukların ve gençlerin kişilik gelişimlerini olumsuz etkilemesine karşın anne babalara da önemli görev ve sorumluluklar düşmektedir. Bu bağlamda geleneksel anne baba rolleri yeniden gözden geçirilmeli ve güncellenmelidir. 
 
11. Eğitim, İlahiyat ve İletişim Fakülteleri ile Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji bölümlerinde “Medya ve Din”, “Medya ve Aile”, “Din ve Aile” vb. seçmeli dersler konulmasına yönelik çabalar gösterilmelidir. Bu sayede disiplinler arası çalışmalar yapılarak daha sağlıklı sonuçlara ulaşılmasına imkân sağlanmalıdır. Ayrıca bu konularla ilgili toplumun ihtiyaçlarını da göz önünde bulunduran akademik çalışmalar (lisans, yüksek lisans, doktora tez çalışmaları ve araştırma projeleri) arttırılmalı ve desteklenmelidir. Akademiden bu tür çalışmalar yapmış olanların elde etmiş olduğu bulgulara yer verilmelidir."
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adanagundemi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler 2023 acotr.org bonus veren siteler https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler 2023 casino siteleri deneme bonusu veren siteler